Okunup üflenmiþ týlsýmlý koþku,
Yorumuna kefil düþ pazubendi;
Pusuda bekleyen sabýrlý coþku,
Harfendaz avcýnýn ustalýk fendi…
Bilgiyle sýrlanmýþ akýl fincaný;
Püf çatlaðý oyun oynaþ gizlenmiþ;
Ünlem noktasýnýn virgülde caný;
Hecede bol-ahenk bir yol izlenmiþ…
Sözler ki, biraz aç, biraz da susuz,
Uyurgezer tonda mahmur edalý;
Arka fonda duttan oyma bir kopuz,
Ýpekböceðince kozmik sedalý…
Þe, Çe sesleriyle akan derede,
Biri yalýnayak yürüyor gibi
Ve sitem serçesi taþlýk yörede,
Kýrýk kanadýný sürüyor gibi…
Ýçtenlik soyunmuþ sýfatlarýndan,
Sanki suda balýk, yerde karýnca;
Rüzgâr soyutlanmýþ dünden, yarýndan,
Ýlham, efil efil söylem boyunca…
Abdal ýslatansý çisentilerle
Bulutlardan hüzün saðmakta bir el;
Uyaðýna meftun özentilerle
Aþk’a kanatlanmak daha bir güzel…
O, en yüce sanat, sözün, kýsasý;
Ýnsan yanýmýzýn dil aromasý…