Bir þefkat ikindisi karþýlaþtýlar, Herhangi bir ara istasyonda. Biletleri de yoktu kimlikleri de... Bakýþlarý çalýnmýþ günbatýmýydý; gözleri sustular yol boyu, Zaten toplarý, bisikletleri de pek olmamýþtý.
Gülümsemenin anlamýný aradýlar sözlükten, ve hep merak etmiþlerdi, Çocuklarýn saçlarý nasýl okþanýr diye... Erken büyümüþlerdi töre çadýrlarýnda...
Serseri Hamal, gurbet rengi çýðlýklar biriktirmiþti, alabora filikalardan, Hüzün çiçeðinin çýðlýklarý da gurbet sarýsýydý... gezgindi her kentin öykülerini taþýmaya alýþýktý hamal, Denizler onu sevdalarýndan tanýrdý,
Alýþýk deðildi aðlamaya Hüzün çiçeðinin gözlerini sevmeden önce, Töre iki duyguya ayýp demiþti; sevmek ve aðlamak Ýnsan olmak yani.. ayýplara aðladýlar yol boyu, Tren düdüðü teselli etti gözyaþlarýný...
Her molada büyüdüler, Ara istasyon çocuklarýnýn çýplak gözlerinde, karpuz satan çocuklara sordular, hazansýz ve töresiz kentlerin adreslerini Artýk üþümüyodu yalnýzlýklarý, Fazlalýklarý camdan fýrlattýlar, yol boyu gördükleri köy okullarý kadar maðrur ve özgürdüler...
Pamuk beyazý renginde bir kent buldular, Hamal, ipini çekti yasaklarýn.! Akþamlarý doluydu kucaðý, Hüzün çiçeði büyümeliydi, o çiçekti serseriyi eve erken getiren inanmýþtý hüznün kader olmadýðýna, saçlarý soðuk,gülüþü patikaydý Gurbet trenlerinin karasý iz býrakmýþtý süt beyazý teninde,
En çok yaðmuru özlüyordu, Þefkat yoksulu babasýný da... Öylesine asildi ki, yüreði Celladýna bile acýrdý.! Herkesin yerine Ebubekir’di; ben yanacaðým cehennemde sadece kimse yanmasýn derdi Annesiz kuþlarý düþünürdü, Kayýp yýllarýn yetimlerine aðlardý... Mevsimin adý yoktu,Azalmýþtý güneþ Tüm kasabalar yakýndý yasaklara, Köstekli bir saatin yaþýydý zaman...
ilk kez biri onu dinliyordu, Serseri hamalý sevmiþ inanmýþtý, artýk geceler gece gibiydi, Hamalýn sýrdaþý,arkadaþý,eþi olmuþtu...
Bir akþam üstü yine eve döndü yorgun ve aþýk hamal, hüzün çiçeðinin gülümsemesiyle bitirmek istedi günü, HÜZÜN ÇÝÇEÐÝ yoktu, Koparýlmýþtý HAMAL’ýn düþlerinden, onuruna dokunmuþtu hamalýn, Serseri de olsa söz namustu, sonsuza kadar býrakmayacaktý çiçeðini, büyütecekti onu... Hüzün çiçeði kurumadan onu bulmalýydý,
tüm çiçekçilere baktý, hiç bir çiçek HÜZÜN ÇÝÇEÐÝ gibi kokmuyordu tüm sokaklara küfürler yaðdýrdý, Ýpini çekti talihsiz yaþamýnýn sustu, aðladý, kayboldu…
Ýbrahim EROÐLU Sosyal Medyada Paylaşın:
ALPEREN OZAN Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.