Þöyle bir araþtýrdým, neler vardý geçmiþte; Alaca ilçesinde, bin dokuz yüz yetmiþte; Çaykara’dan göç etme, meþhur, Laz Hoca vardý. Bakkaldý, adý Mehmet; ne bulursa satardý…
Ana merkez dýþýnda yok elektrik aðý; Millet, aydýnlanmada kullanýrdý gaz yaðý… Kaleli’nin Benzinlik var idi o zaman da; Burdan gaz yaðý alýp, satýyordu dükkânda.
Meraký giderilsin, “dükkân nere?” diyenin; Yüz metre aþaðýsý, Eski Belediye’nin…
Öykünün kahramaný, Laz Hoca’nýn Eþeði; Arkasýnda bir kaðný, ziyadeydi emeði… Dükkândan benzinliðe tek baþýna giderdi; Yolun saðýna geçer, çok da dikkat ederdi! Petrole yanaþýnca pompacý tanýr onu; Doldurulur kaðnýda, en az on gaz bidonu. Yükünü alan eþek, yine düþer yollara, Dükkâna kadar durmaz, uyardý kurallara!
Kavþaða yaklaþýnca bakardý saða sola; Þayet vasýta yoksa devam ederdi yola… Giderdi sabit hýzla, þoförün hasý gibi; Bükerdi kulaðýný, sinyal lambasý gibi! Alaca, irkilirdi anýrýnca sesinden; Hala hayali geçer, tüm Zile Caddesi’nden!
Tarih unutmaz onu, disiplinli, hem de tek; Ders olsun insanlýða; “Kurala uyan eþek!”
Trafik kazalarý çok arttý günümüzde, Korkunç bir istatistik duruyor önümüzde! Canavarýn elinden almak için yarýný; Gençliðe öðretmeli, kârýný, zararýný; Laz Hoca’nýn, eþeðe verdiði kadarýný; Laz Hoca’nýn, eþeðe verdiði kadarýný!
Halil GÜLÞEN
Sosyal Medyada Paylaşın:
Halil Gülşen Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.