Gözlerini kapatýp ruhunun derinliklerini dinledi:
“ Buradan gönül rahatlýðýyla gidebilecek miyim?
Caným, ayrýlýk acýsýyla sýzlanýrken yukarýda gülebilecek miyim?
Oysa bu þehrin günleri, geceleri bitmek bilmeyen bir yoldu,
yalnýzlýkla dolu ve acý çekerek yürüdüðüm uzun bir yol…
Acýlarýndan ve yalnýzlýðýndan piþmanlýðý içmeden kim ayrýlabilir ki…
Kaç parçaya bölünüp daðýlmýþýmdýr ben,
boþluðun yüksekliklerini ölçerken bu kentin sokaklarýnda…
Özlemini çekeceðim nice çocuk dolanmýþtýr,
bedenimi aradýðým þu kýraç topraklarda…
Yüreðimde aðýrlýk, içimde sýzý duymadan
kopup gitmek o kadar zor ki…
Ama gitmeliyim…
Her þeyi kendine çaðýran, þimdi beni de çaðýrýyor,
gitmeliyim…
Ellerini göðe uzatmýþ, güleç yüzlü çocuklar
baþka zamanda baþka mekânda beni bekliyorlar…
Gitmeliyim…
Götürebilseydim buralarýn her þeyini alýrda götürürdüm yanýmda.
Sözcükler, ne dili ne de kendine kanat takan dudaklarýný götürebilirler oysa
boþluða yapayalnýz saçýlýverirler de;
sonra dönemezler geri,
çýrpýnýp dururlar yuvadan uzakta…”
Son bir defa þehrin en yüksek tepesinden aðlaþan insanlara baktý
girdabýn nefesinde dolaþan hüzün, omuzlarýna aniden çöküverdi.
Yükselen toz bulutlarý gözyaþlarýný yudum yudum emerken
içinden taþan mutluluk, denizinin enginlerine doðru uçup gitti
ve yüreðinin kanatlarý ardýna dek açýlýverdi.
Sevgi dolu sözlerle son bir defa sevgiye aç gönüllere aktý:
“Sevgiyi arayan gözlerinizi kapatýn ve beni dinleyin!
Sizler kalbimin parçacýklarýsýnýz
dilimde hiç bitmeyecek bir þarkýsýnýz
o yüzdendir size inanýþým
o yüzdendir size baðlanýþým
sizi yaratýlýþýnýzdan dolayý sevdim
bu yüzden aþký yaþayacaðýnýza inandým ve size güvendim
Siz sonsuzluða açýlan pencerelerimsiniz.
Siz! Düþlerime kim bilir kaç kez yelken açtýnýz
þimdi þafak söktü ve düþ daðýldý
uyanmalýyýz,
eðer baþka bir düþte elleriniz ellerime deðerse
gökyüzünden yeniden yýldýz toplarýz.
Artýk sizden alacaðým son bir bakýþ, son bir soluk kaldý.
Aþktan baþka bir þey istemiyorum sizden
ki; aþkýnýzý verin ve öyle sarýlýn gövdeme.
Sevginiz yoksa yaklaþmayýn, uzak durun benden,
ateþime dayanamaz donarsýnýz…
Aþkýnýz yoksa ruhuma dokunmayýn,
soðuk ellerin dokunuþlarýnda yanarým.
Yanarým…
Sevmek benim mutluluðumdur
Hem bilir misiniz siz, ben sevgiyle yaþýyorum
sevgiyi söküp çýkarýrsanýz nefesimden inanýn ki ölürüm.
Farkýnda deðilsiniz siz;
ben, Allah’ýn insanlarý aþkýyla yarattýðýný gördüm
ve o aþkla sevdim sizleri
sevgi olmasaydý ben olmazdým
Bu geniþ kürede sevginin eriþemediði bir yer bulamadým
hangi bakýþlar, hangi umutlar vardýr
ki; bu uçuþ çizgisini aþabilsin.
Ýçinizdeki ruhun alevini sakýn söndürmeye kalkýþmayýn
sizler onun yayýlmasýndan ürkerek gözyaþý döküyorsunuz.
Oysa o, mezardan korkan gövdelere bürünmüþ olarak
hayatý arayan hayattýr
burada bir tek mezar bile yoktur
daðlar ve ovalar birer sýçrama taþýdýr, binektir.
Bir süre geçecek;
ölülerinizi gömdüðünüz topraklara karýþacaksýnýz,
kendinizi ve yavrularýnýzý dans ederken göreceksiniz…
Ýçinizdeki o yüce varlýk,
tomurcuklarýyla donanmýþ dev bir meþe aðacý gibidir
O’nun gücüdür sizi yeryüzüne baðlayan
O’ndan yayýlan buhurdur sizi gökyüzüne yükselten
O’nun dirençli oluþudur sizi ölümsüzlüðe ulaþtýran.
Allah’ýn beklendiði yerde bekleyeceðim siz insanlarý
aþklarý, sevgileri, sevdalarý…
Belki yüreðinize giren bir his olur
kim bilir belki yaþanan bir duygu olur
Umutlarýmý avuçlayýp bekleyeceðim siz insanlarý.
Bekletmeyin beni,
geleceksiniz deðil mi?
siz, umudum oldunuz,
siz, yaþantým oldunuz,
benim her þeyim oldunuz,
beni sizden ayýrmayacaksýnýz deðil mi?
Bana hayatýn ardý sýra duyduðum
en derin susuzluðunu veriyorsunuz
ki; ne zaman su içmek için pýnara eðilsem
suyun da susadýðýný görüyorum
ve ben onu içerken o da beni içiyor
çatlamýþ dudaklarýmdan sizlere türküler söylüyorum
yüreklerinize gömdüðüm bu sevgiyi sizde yudum yudum için
dudaklarýnýzdan dökülenler O’nu yücelten þarkýlar olsun
hiç susmayýn,
hiç susmayýn ezelden ebede aþkýnýzý söyleyin.
Allah’ýn beklendiði yerdeyim ben
gelin bana
aþkýn sadece yaþandýðý, konuþulmadýðý yerde bekliyorum sizi
oysa siz, aþkýn çok konuþulduðu ama hiç yaþanamadýðý yerdesiniz
gelin ne olur, gelin…
Gelirseniz burada O’nun soluðunu hissedeceksiniz
aþktan ölenlerin tekrar nasýl var olduðunu göreceksiniz
O’nun la yaþayacaksýnýz, kalplerinizde yürüyeceksiniz
Kâinatý içinizde seyredeceksiniz
soluðun gelgitlerine hükmedeceksiniz
sonsuzluðu yudum yudum içeceksiniz.
Sevmek için, sevda olmak için gelin
Aþk’ýn kendisi olmak için gelin
dünyaya döndüðünüzde dünyayý peþinizden sürüklemek için gelin
kalbimizin aþk denizinde, insanlarý yüzdürmek için gelin.
Gelin ne olur!
Ben sizi yaþamak istiyorum…
Bekliyorum sizi…
Gelirseniz, tüm karanlýklarý sileceðim,
sizsizlik ve O’suzluk böylesine yakmayacak beni.
Ah bir gelseniz…
Bir gelseniz, neler olacak o zaman göreceksiniz
Biliyorum henüz gelmeyeceksiniz, gelemeyeceksiniz
ama yine de ben bekleyeceðim
hep beklediðim gibi
ezelden ebede bulutlarýn arasýndan hep gülümseyeceðim…
Bir gün tebessümlerime kanatlarýnýzý çýrpacaksýnýz
umutlarým yüreðimde bekleyeceðim…
Bekleyeceðim…”
…
Halký yine derin bir sessizlik kuþattý
bu sessizliðin içinde duyulmayan bir þarký söyleniyordu
þarkýnýn sözlerini duyamýyorlardý
ama yalnýzlýklarý ve sýzýlarý yatýþmýþtý…
( Kelebek Kanadýnda Umutlar... )
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.