þimdi zamanýn gerisinde – kalmýþ gibi
bu durak
sanki benimle kimsesiz
bu karayollarýnýn darlýðý
trafik sýkýþýklýðýndan / çaresiz
bütün sokaklar
þarabýn rengine
hayallerini kurduðum o kadýn
kýrmýzý dolgun dudaklarý
bilmem kimlerle öpüþmekte…
bu þiire pes etmek
düþmek / bir mürekkebin derdine
benden baþka seven olur mu – diye
öldürmek / bütün þairlerin yazdýklarýný…
yýllardýr böyle
düþürdüðümün üstünden –
bu kalem kýrýklýklarý…
gözlüðüme gerdiðim – merceðimden örme
gözlerimin içi
yaðmur ormanlarýna hazýr
bir dumana…
bu yaz
susuz – sürülür / bu dudaklar
sevdiðim þarkýlarca…
düþlerini serip
umut edinmek
kendine – yeni birini
her güne
Sonsuz kere – sonsuz zor
yüceltmek yarýnlarý
yeni limanlara açýlýr gibi
salmak gökyüzüne
yýrtýk umudun bayraðýný
yeniden sermek
çok zor
itiþ kakýþa binemediðimdi – sanki
her durak
yarýnsýz ördüðüm takvimlerden
dönüyor / þu zaman
kýþ ayýna – her yazlýk
bu sevdanýn vagonu
kýzýl kývrýmlý saçlarý
bilmem kimlerle seviþmekte…
kahvehane dibi gibi
bar yamacý
ve oldukça yorucu her iþ günü…
küfür edinen – odamdaki
hazýrladýðým þu asfalt kokusuna
devinip durmakta
bütün yolculuklar
onsuz solar
güler yüzlü menekþem
pek al yanaklý gülüm
kýrmýzýlýðýndan olmakta…
sevmiþliðim yok
onun gibi birisini…
kilometrelerce eklenmiþ
sevdiðimden
bütün kaldýrýmlar
tuvaline yakýttan
rengine en yakýn
bu þehir olmalý…
aþkýn Paris’i
sevdiðimin / gözleri…
þu verdiðimin son nefesi
cehennemin kýmýltýsýndan
lanet olsun – ki