Kimsesizliðin sessizliði ýssýz suskunluk
Çorak gecenin tek hakimi zifiri karanlýk
Geceyi yetim koymazdý yalnýzlýk
Elleriyle kapatýrken gece, pencereleri
Bir ana kýsýrlýðýnda aðlar
Dökülmüþ dölü topraða
Çöpün sineði, yerin böceði yerken,
Henüz doðmamýþ bebek, masumiyetin tanrýçasý
Ziyan edilen insan
Rahmine paslý neþter geçirilenin bildiði
Mevsimsiz dökülen çaðla,çýð yangýný
Þimdi saksýlar hep verimli kalacak
Cehennem öncesi yakýlarak yaþamak diriyken, kirli düþüncelerle
Yasak aþkýn meyvesinde, kan döktüler dudaklarýndan
Azrail’in her randevusuna sadýk kaldýðýndan þüphesizdiler
Vicdanlara açýlýrken çizik yaralar, tuz acýtamazdý…
Belki, bez bebekleri ya da mavi misketleri olacaktý
Memesinden annesinin içerken sütünü
Beyaz olacaktý pimi çekilmiþ baharýn ilk çiçekleri gibi
Ya kiraz aðacýnda ya papatyanýn kollarýnda beyaz kalacaktýlar
En azýndan ihanetlerin bedelini günahkarlar vermeliydiler
Bahçesindeki anne en azýndan en kaz kalmamalýydý belki de
Duymalarýn eþiði uçurum açarken düþüncelere
Saðýrlýðý ne çok özledim o an
Yaðmur bulutuna küçük gelirken gözümde
Boþaldý saatindeki zemberek kurulmaksýzýn
Güldüm kendime kýzdým
Nefes almak için açtýðým camdan tükürürken
Susarak çýðlýðýmda küfrettim kimseye duyurmadan
Duygular,insanlar bu kadar ucuz muydular
Katledilirken cenindeki çocuklar…
Ya da rahimli anneler...