Sana koþtuðum günlerden bir gündü, vuruþurduk , tokuþtururduk anlýmýzdaki izleri kanlarý birbirimize. Sen kaçardýn pusu atardýn, ben yakalardým, diðerleri seyre bakardý, anamýz aðlardý, diðerleri keyfe dalardý, babamýz yaþlanýrdý.
Yine sýktýlar deðil mi en sevdiðin dostunun kafasýna ! Kanlarý üstüne sýçradý Kanlarý üstüne sýçradý Gözüne, saçýna ,yüzüne ... ona sarýldýn yine, yine , yine yeniden ve sonkez býrakýp kaçtýn deðil mi ?
Sen ki kadim dostunu býrakýp gidecek adam mýydýn ? sen ki !!! Neyse Peki kim sattý cesedini ,kim sattý ? kim sattý, cetini ? kimdi ,kimler ? Sen ki dostunu býrakýp kaçmazdýn kekik kokularýnýn ortasýna. Kimdi o býrakýp kaçan adam peki ?
//Sigara dumanýndan sokarlarda üç kilometreden mermiyi geceleyin sigarayý çok severdin deðil mi//
Ölüm alnýnda bir korkuluk, ölüm omzunu parçalayan bir mermi, ölüm para eder çok para, mayýnlar ara, silahlar para, fukaranýn çocuklarý para eder çok para ...
Hadi vuralým yine birbirimizi keyfe dalsýnlar, hadi sýk sýrayla sýkalým, bir sana bir bana olsun, hadi. Býrakýp kaçalým sonra ölülerimizi. Sen pusu at, ben roket yaðdýrayým. sen pusu at, ben en uç karakolda , ben en uç nöbet yerinde, vurulayým. Sen pusu at puslansýn havalar, puslansýn karanlýklarda ölüm saçan baronlar. Sosyal Medyada Paylaşın:
umut kuru Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.