...
Ne uzun zaman oldu,
Baba kelimesini zikretmeyeli.
Ne çok vakit oldu sana B a ba m diye sarýlýp,
Kokunu içime çekmeyeli.
Þimdi; bahçemizde,
Ihlamurlar çiçek açmýþ kokusunu salýnmýþ,
Ortancalar mahcup gülümsemesini takýnmýþ.
Koklamaya kýyamadýðýn gül var ya,
O da kabrinde açmýþ.
Ne çýkar baba,
Sen gittin ya gönül gözüm kapanmýþ.
Ah baba,
Diner mi kalbimdeki bu aðrý.
Hangi güzellik doldurabilir yalnýzlýðýmý,
Sen ki; doyamadýðým sevginin ilk ve son baharý,
Sen ki; gelecek vuslatýmýn en güzel duraðý.
Ne çýkar baba,
Dünyalarý serseler önüme,
Ahh…Öleyim baba öleyim bir anlýk nefesine.
Yarýn sana geleceðim,
Bu kez merdivenlerden koþarak inmeyeceðim,
Sarýlamayacaðým boynuna.
Seni çok sevdiðimi söyleyemeyeceðim,
Öpemeyeceðim duyamayacaðým avuçlarýndaki,
Baba kokunu.
Caným yanacak, sýzlayacak burnumun direði,
Kýzacaksýn aðlýyorum diye,
Sakýn / sakýn küsme.
Sadece söz ver bana,
Söz ver baba,
Cennetteki hiçbir meleði,
Benden daha çok sevme/ s e v m e...
Türkân Çaðlayan