SERSERİNİN ÖLÜMÜ
Ýki üç gece kuþu ötüþürken derinde,
Hayaletler uçuþtu bu yangýn yerlerinde.
Gölge gibi yokluða karýþtý yanýk evler
Bacalar gökyüzüne uzanan iri devler
Gibi yumruklarýný karanlýklara sýktý...
Gece ümitsizsizlerin kalbinden karanlýktý.
Bir silâhýn alevi yýrttý bu karanlýðý,
Görüldü bir vücudun yerinde sallandýðý...
Uzakta kaybolurken hýzlý koþan adýmlar,
Kucakladý kanlý bir vücudu kaldýrýmlar...
Bir kurþunla yerlere yýkýlan bir serseri
Kazýyor tekmeliyor ayaklarýyla yeri...
Gemi halatý gibi kollarý geriliyor;
Vücudu yýlan gibi kývrýlýp seriliyor...
Ölümün korkusudur þimdi beynini yakan.
Bir ýstýrap nehridir aðzýndan dökülen kan.
Gözleri deli gibi fýrlamýþ çanaðýndan;
Yaþlar yuvarlanýyor ateþli yanaðýndan...
Dalga dalga kan olmuþ mor çiçekli mintaný,
Göðüsünü parçalayýp çýkmak istiyor caný...
Istýrap korku hüzün gözlerinde birikmiþ,
Sönük nazarlarýný sabit bir yere dikmiþ.
O gözler bazan her þey bazan da buzlu bir cam...
Renksiz dudaklarýný araladý:
-Ah anam! ..
Acý bir hýrýltýyla parçalandý gýtlaðý;
Ecel çözdü hayatla arasýndaki baðý.
Çenesi yana düþtü gözünün feri söndü,
Vücudundaki en son hayat eseri söndü...
Halbuki bir zamanlar bu da kabadayý imiþ,
Bu da adam öldürmüþ bu da canlara kýymýþ;
Günahýnýn tokadý onu da yere serdi:
Kuduz köpek gibi sokaklarda geberdi...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.