Ateþ büyür, üþür ten, gece tetikte bekler. Sokak sokak bir isyan sarar benim ruhumu, Bir günlük ömür için uçarken kelebekler. Ben nasýl anlatayým bu dermansýz ahýmý…
Kelâm ki þimdi aciz, kahra tutuldu þair. Söylemek tükenmektir sükûtsa sanki zehir…
Hayallerden öteye geçip gider yüreðim. Bakýþlarým umudun denizinde yýkanýr. Ýsmini anmak için açýlýrken dudaðým. Dile gelen her hece varlýðýný kýskanýr.
Þiir ki; bir yangýndan arta kalan kül müdür? Söyle bu rayihâ ne karanfil mi? Gül müdür?
Sensiz küle dönerken göz vurduðum her nokta, Gecesinde bir duman yükseliyor bu þehrin. Ben seni bulmak için mahkûm olduðum yokta, Tadýna bakýyorum dünyada ki her zehrin…
Þehir ki; susuz kalan bir çöldür bu cihanda, Yaðmur yaðsýn þehrime ismimi bir kez an da…
Zakkumdur sensiz hayat bulur tenhada beni, Neden hep uzaktadýr beni çaðýran yollar… Hasretin kumaþýndan ömre dikip kefeni, Saracak benliðimi soðuk yabancý kollar…
Bir mezar kadar mahzun sensizlik kadar senim. Bir gurbet köþesinde örselendi bedenim…
Ah ki; zaman dolunca anladým takvimlerin Duvarda öyle melûl bekledikleri nedir. Nicedir hasret içre tükenir mevsimlerim. Her feryatta ruhuma sen düþersin nicedir…