barut sýkýþýklýðýnda bir sevda
soktu tetiðindeki kelimeri ellleriyle
kurþuni bir þiiri vurdu
yorgunluðundaki yüreðini bir akþam üstü/
mermisiyle vurulan bir aþktý su gibi kaynayan
suskun kalan
kanayan
iki sözde bir vurulan...
yada kanadý açýk olan bir kuþtan
alný tertemiz bir alýna dayanan otuz beþlik
yaþýndan çok geçmiþlikti kendinden
geçirilen
kafasýndan giren...
siyah için barut saçlarý için buðday sarýsý
þafak için kana, benzemek ve bir renk gerek
susarken yaðmur olmak gerek maisin de...
dað kadar büyük çizemem ki seni
sen denizken yüzememki ben...
tufanýný çaðýrdýðým gemide
sen de olurmusun bu büyük gemimde...
Ýþte her sabah...
savrulsamda senli sandalarýmda
batarsam sana kavuþurum
susarsam
martýlara
bana küser sana söyleyemdiklerim, bilirsin
çýðlýk atmam gerek denize, konmadan
yada yazmam gerek seni
yaþatmak için yokluðunda...
ÝÞTE TÜKENÝRKEN BEN SENÝ YAÞATMAM GEREK BÝLÝRÝM
ADI SEN OLAN AÞK ÝÇÝN ÝÞTE....