Ýçimdeki senlikten dýþýndaki benliðime taþýnýyorum
bilcümle ateþ çölü mart
ayaklarým kum külü yürümekten
ay gözleri tutuþurken ezeli yangý
külüne kara tuz baskýný
on iki ayda kapanmaz mý bir yara
sanrýlar ötesi gerçek damarýnda kan
doðruluðundan mý usanýr
sakil sabrýna çengellediði sýnýrdan mý
muhacir sýtmalý göç bu
bataklýk kokulu düþ, refakatçi kahpe
benim sen’ imden sýrlarmýþ
herkesin seni’ ni
taþýnýyorum benliðimden ibret-i ikbal gibi…
içimdeki eminliðimden, dýþýndaki þüphene taþýnýyorum
inkârsýz samimiyet hükmüne
inandýðýn doðru yalanýnýn büktüðü bel iznince
susarak sýnama izbelerine…
dolunay evrimi bu beyza sancýsý
kuþkunun inanca çaðrýsý
belki ýlgým ýlgým dökülen günsu yarýný
sokul ýssýzlýðýma dokun hadi korkma
sen dilinde bu þüphe, sen renginde
hiç olmadý olgaçlýðým bu kadar ham
taþýnýyorum eminliðimden nefret-i harman gibi
taþýnýyorum adýnýn ardýna
kazýdýðým anlamým(n)dan
sen olan kendim yanýmdan
ben bildiðim sen yanýndan
her yer darmadaðýn
mart ayazý içim
zamana mendirek inþasý bu
dalgalar hep mi kýracak...
Þükran AY