Yemek sonrasý sofrada kalan kýrýntýlar gibiydik günahtýr diye zorla yenilen yada sofra bezi içinde balkondan rüzgara savrulan… tüm tokluðumuza raðmen atmaya kýyamayýp parmaðýmýzý ýslata ýslata yediðimiz simit ertesi susam taneleri gibiydi bizim sevdamýz tadý damakta kalan...
Gönlümüz toktu aslýnda sevdaya, ayrýlýða, hasrete küçük bir yer bulduk kendimize yüreðimizin damaðýnda en büyük tokluklarý yaþadým ben o en küçük kýrýntýlarda...
Artýk zamanlarda yaþadýk hep çalýntý anlarda yitik saatlerde aþkýmýzý týpký artýk zamanlarýn kýrýntý saatlerin günü 29 þubat gibi…
Vuslat ne zamandýr bilinmez ama ayrýlýðýmýz 29 þubat olsun bir görünüp bir kaybolsun her takvimde çýkmasýn karþýma yakmasýn yüreðimi takvimler benimle aðlamasýn her sene o gün kýlýnsýn aþkýmýzýn cenaze namazý gidiþine yanmasýn yüreðim her yýldönümünde… tadýna doyamadýðým dört yýlda bir anayým yokluðunu belki yaralarým kapanýr anamadýðým senelerde…
Bir susam tanesi gibi kal damaðýmda Kayýp günlerde gel zihnime yýldönümü olmasýn ayrýlýðýmýzýn geç bulunan atmaya kýyamadýðým tadýna doyamadýðým kimselere veremediðim bir ömür boyu tadý damaðýmda kalacak olan susam tanem kýrýntý sevdam...
Yakamoz Deniz (Serpil TÜGEN)
Þiirime sesiyle anlam katan AHMET ORMANCI Beyefendiye sonsuz teþekkürlerimle... Sosyal Medyada Paylaşın:
yakamoz deniz Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.