ne zaman yönünü yitirse sözcüklerin, iklim rutubet kokar meyhaneler dolar/boþalýr, buralarda ne zaman uzansan boþluðun artçýlarýna yalnýzlýk aðlar duvarlar gece çürük ve nahoþ
(sen, sen asla aðlama, ay gri olduðunda)
ve hiç yaþlanma hatta düþse de saçlarýndaki yýldýzlar parkelere/eðilip alma hani beyaz kefenlere sardýðýnda aþk’ý akdeniz’de bul(uþ)muþtun ya o giden adamla artýk bu bir yüzleþme unutma, bu dizelerse ölü bir niþan..
güzeldin evet ta ki ela bir þarkýnýn yazýlmamýþ güftesinde keþfedilene dek
sonra..
kapý deliðine sýzan iki göz huzmesi çaldý mutluluðunuzu soludular seni/lakin dedim ya aðlama
bu zamansýzlýk bu acýmasýzlýk bu binlerce çakallýk içinde hep bir ayraçla ayrýlacak romandaki mutsuzluk…
II.
neden devler hep masallarda vardýr bilir misin ya da neden çiçekler cansýzken daha kalýcý yaðmurda kaymayý özlüyorsun da ondan ve kurak caddelerde rüzgarla savaþan kirpiklerinden vuruluyorsun kalleþçe
iþte o zaman haber sal kibrit kutusunda saklý birkaç damla gözyaþýna göðsünde kurþunlar hani canýný avcýsýna saklayan bir av gibi
sus esler olmazsa cümleler erken girer topraða ve ay artýk hülyalarda bile erken yol alan kurak bir aþk gemisi…
sakýn aðlama..
Çiðdem Parlayüksel
Sosyal Medyada Paylaşın:
Çiğdem P. Yüksel Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.