BİR SİLİNDİR GEÇTİ ÜZERİMİZDEN 4

Bir izinsiz eylem sonrasýnda
okulda
polis tarafýndan yakalandý
hafta sonuna denk geldiði için de
iki gün boyunca
nezarethanede
polis karakolunda geceledi.
Ýlk defa eve gitmemiþti
ve ne tesadüftür ki
o gün de
balcý babasý
kendisini görmek için
Ýstanbul’a gelmiþti.
Ve bu iki günlük nezarethane macerasý
Seyit’in gelecekteki hapishane yaþamýnýn
baþlangýcý olmuþtu.
Balcý babasý
iki gün sonra onu görünce
sarýldý oðluna yine de
daha önce de
söylediði þeyleri tekrar etti
önce okulunu bitir
bir ekmek sahibi ol dedi.
bir makam sahibi ol
ondan sonra olacaksan
devrimci ol.
Bu halinle sizi ezerler oðul
koltuk onlarda
güç onlarda
iktidar onlarda
devlet de
hakim de
savcý da
polis de
asker de
hepsi onlardan yana.
Þimdilik uyma sen ona buna
bak görüyorsun halimizi
biliyorsun neler çektiðimizi
karnýmýzý doyurmak
size bir gelecek saðlamak
ve adam edebilmek için
ben bu yaþýmda bile
geceler boyu uykusuz kalarak
fabrikada bekçilik yapýyorum
çocuklarýmýn benim gibi olmamasý için
sabahlara kadar çalýþýp
dualar ediyorum.
Oku
oku ki, sen de bir yerlere gelesin
oku ki,
yüzümüzü güldüresin
Görülmüþ þey midir
sizin yaþýnýzdakilerin
koca devletle baþa çýktýðý?
Daha dün
gözlerini kýrpmadan
idam etmediler mi
üç fidan delikanlýyý?
Oysa o zamanlar
bu idam fermanýný onaylayanlar
yani milletvekilleri
yani hakimler
yani savcýlar
bizden birileri olsalardý
yani sizin dediðiniz gibi
devrimci olsalardý
ve o üç fidaný savunsalardý
intikam, intikam diye baðýran
aðýzlarýndan salyalar akan o zalimler
hiç birini asamazlardý.
Ýþte bunun içindir ki
ben derim ki
avukat olunacaksa bizimkiler olsun
savcý olunacaksa
doktor olunacaksa
öðretmen
hakim olunacaksa
bizim yoksul çocuklarýmýz olsun.
Ve günün birinde haksýzlýða uðrarsak
bizi koruyup savunsun.
Anlayacaðýn
benim aslan oðlum
devrimci ol
ama devrimci avukat ol
devrimci ol
ama devrimci savcý ol
devrimci ol
ama devrimci öðretmen, devrimci hakim ol.

Bunlarý söyledi balcý oðluna
sonra bir öpücük kondurdu yanaðýna
ve yine bilinen o güzel tavrýyla
gülümsedi
bir güreþçi edasýyla
Seyit’i ensesinden yakalayýp
kendine doðru çekti
hem bak, kerata dedi
Ablandan duydum
güzel bir kýz arkadaþýn varmýþ
üstelik yabancý da sayýlmazmýþ
git iþte hafta sonlarý onun yanýna
ne iþin olur senin orda burada?
Nezaretlere düþüyorsun daha bu yaþta.
Sonra bir kahkaha attý
yanaklarý allandý
gidip isteyelim mi o kýzý sana, dedi.

Suskun bir þekilde
babasýný dinleyen Seyit
birden ciddileþti.
Olur mu öyle þey, dedi.
O benim arkadaþým, yani yoldaþým.

Nasýl yani? dedi balcý.
Ýnsan yoldaþýyla evlenemez mi?
Evlenemez, dedi Seyit.
Balcý babasý eðleniyordu Seyit’le
bir kahkaha daha attý istekle
yani dedi, yoldaþ kýzlar kimseyle evlenmez mi
evde mi kalýr devrimci kýzlar?

Ciddileþen Seyit,
Sýnýf mücadelesinin verildiði ortamlarda,
devrimcilerin bu tür þeylere meyil vermesi,
kendilerinin zayýflýðý olur.
Bizler, elbette aþýk olacaðýz, elbette seveceðiz
ama öncelikli aþkýmýz
partimiz ve devrimci mücadelemizdir.
Bizler bu mücadeleyi verirken,
köylünün kendi topraðýnýn sahibi olmasý
iþçinin zincirlerinden kurtulup fabrikalarý sahiplenmesi
kadýnlarýn özgürleþmesi için savaþýrken
bu tür küçük burjuva özentilerine
devrimci yaþamýmýzda asla yer vermeyiz.
Aþkýn da
sevginin de
evliliðin de en güzeli
ancak devrim mücadelesinin zaferle sonuçlandýrýlmasýyla olur.

Balcý babasý için Seyit
henüz büyümemiþ bir çocuktu
bu yüzden de
Seyit’in heyecanla anlattýðý þeyler
onu korkuttu.
Aklýnda kalan þeyle
konuþmaya baþladý yine
Bak güzel oðlum
can oðlum
köylüyü kurtarmaktan söz ediyorsun
ama
babanýn da bir köylü olduðunu unutuyorsun.
Kurtaracaksan beni kurtar oðlum
Yoksulluk diyorsun
sefalet diyorsun
özgürlük diyorsun
oysa babanýn bu yaþta hala
sizler için çýrpýndýðýný
ve sabahlara kadar uykusuz kalýp
fabrikalarda bekçilik yaptýðýný düþünemiyorsun
eðer kurtarmak istiyorsan beni
bir koltukta
bir makamda
görmek isterdim seni
bizler okuyamadýk sen oku
bizler sana örnek olamadýk
sen kardeþine örnek ol
Ben sadece devrimci oðlumun olmasýný istemiyorum
ben devrimci avukat oðlumun
olmasýný istiyorum
ben devrimci hakim
ben devrimci doktor
ben devrimci mühendis
ben devrimci öðretmen oðlumun
olmasýný istiyorum.

Daha fazla uzatmadý balcý
oðlunun anlýna bir öpücük kondurdu
ve sohbeti orada dondurdu.
Birkaç gün kalýp geri döndü sonra
yapýlacak çok iþleri vardý daha.
Seyit,
balcý babasýna söz verdi
okuyacaktý
okulu bitirmek için
çok ama çok çalýþacaktý.

O sýrada ülkenin her yaný alevler içindeydi
liseler
üniversiteler
fabrikalar
sokaklar
her sabah
birkaç ölüm haberiyle uyanýyordu
kimin kime
niçin vurduðu
kimin kimi
niçin öldürdüðü belli olmadan
liseliler
üniversiteliler
iþçiler
öðretmenler
profesörler
ve sendikacýlar öldürülüyordu.
Ülkenin
bir kaos ortamýna
bir anarþik duruma girmesi için
bilinmeyen kimi eller
tetik çekip
insan öldürüp
gayret sarf ediyordu.
Her gece bomba sesleri duymak
üç beþ ölü haberiyle uyanmak
kanýksanmaz olmuþtu.
Balcý’nýn birkaç günlük ziyaretinde bile
Ýstanbul’da
öðrenci yurdunda
üç öðrenci
kahvehanede iki kiþi
ve bir liseli kýz
Mecidiyeköy’de
sokak ortasýnda
güpegündüz hem de
kurþunlanarak öldürüldü.
Artýk lise çaðýndaki gençler bile
uçak kaçýrma eylemine katýlýyor
ve koskoca uçaðý
yolcularýyla birlikte
niçin yaptýklarýný bile bilemeden
Beyrut’a indiriyorlardý.
Yurt gezisine çýkan
Ana Muhalefet partisinin Sosyal Demokrat baþkaný
Düzce’de
Tokat’da
Erzincan’da
ve ülkenin daha bir çok yerinde
taþlanýyor
linç edilmeye kalkýlýyordu.

Ve tarih 1 Mayýs 1977 yýlýydý
Ýstanbul’da pýrýl pýrýl bir güneþ vardý
yüzbinlerce iþçi
emekçi
öðrenci
1 Mayýs iþçi bayramý için
Taksim’de
alandaydý.

DEVAM EDECEK...
Sosyal Medyada Paylaşın: