MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

OTELLER HANLAR HAMAMLAR İÇİN SÜREKLİ ŞİİR
Cemal Süreya

OTELLER HANLAR HAMAMLAR İÇİN SÜREKLİ ŞİİR


Þu günlerde içkiye düþtüm, ondan mýdýr bilmem,
Daha çok seviyorum Cansever’i, Uyar’ý, Can Yücel’i
Bir de fethi Naci’yi, ve elbet Mustafa Kemal’i
Ankara Ankara
Bir kent deðil burasý, bir acenta dizisi,
Bir iþhaný, bir umumi mümessizlik belki,
Büyük maðazalar, bahçeliðe özenen süpermarketler
Tutulmamak üzere verilmiþ bir söz gibi.
Sahi kaçýncý sanat oluyordu þu mimari?
Birer önyargý gibi uzuyor çaðdaþ caminin minareleri.
Opera: içine dikiþ gereçleri doldurulmuþ aðýrlýksýz bir
keman kutusu,
Osmanlý Bankasý davul;
Ve Emlak Kredi’yle baþlayan camdan metalden bir melodika
ordusu:
Dol (An) kara bakýr dol!

Biletim öldü;
Gömleðim kirli.

Ek yapýlarýn ana yapýlarý böyle ezip geçmesinde
Yoksa ölümcül bir beðeni de mi gizli?
Ne derdi buna Sadettin Köpek, Necmettin Pervane ne derdi?
Tiren kuþlarý daha Eskiþehir’den baþlayarak
Çarpa çarpa bedenlerini kara vgonlara
Can boyasýyla çizer portresinin ilk çizgilerini.
Evliya Çelebi’ye kenti gezdiren rehberin de
Sesi yeraltýndan geliyordu ve kemiktendi elleri.

Bir kadýn torbaya doldurulmuþ gibi yürüyor
Yine de, belli, içi içine sýðmýyor.

Büyük Millet Meclisi’ni hiç gözden kaçýrmamakta
O nereye giderse peþini býrakmayan Ankara Oteli:

Ýþ Bankasý da kendine özgü bir humour’la süzüyor
Þimdi biraz daha aþaðýda kalmýþ Anýt-Kabir’i.

Ýþe bak, dün humour sözcüðü için Fransevi’yi açtýydým,
"Þetaret" diyordu yanlýþ okumadýmsa Þemsettin Sami:
Ey þetaret bankasý, artýk gelmiþ sayýlýrsýn Çankaya’ya!

Ben öyle her þeye dikkat eden bir adam deðilim,
Ama biliyorum DÇM için Marmara Oteli’ne gideceðim
Yakamda gizlilik rozeti, eh çobanýllýk da caba;
Vergi iadesi için de Stad Otel var,
Paraþüt kulesini yukardan görmüþ olursun ayrýca.

Adýný titizce saklayan bir sokak buldum
Þimdi söyleyemem hangi alanýn arkasýnda,
Oradan geçerken hep seni düþünüyorum,
Belki de oralarda bir yerdesin,
Sen tavþan aralýðý,
Sen aðzýmýn tadý,

Bir buluþ gibisin!

- Aðýr ol Bay Düzyazý,
Sen ancak uçaða binebilirsin!

II.
Ankara Ankara.
Ey iyi kalpli üvey ana!

III.
Biliyor musun baþkentim nedense
Birbirimizden çekiniyoruz ikimiz de,
Sen yaslarýna hiç yaslanmaz oldun
Ben acýlarýma yeterince.

Tek boynuzlu yapýlar arasýnda
Ýki katlý ve gözlüklü bir hayýrevi
Dayandým ak bedenine öptüm öptüm
Aþkým deðilsen haber ver benzerimi!

Her þey öyle yeni ki burda
Kolunu kaldýrsan yarýnýn folkloruna katký
Ama ben budalalýklarla doldurdum
Yýllarca bütün boþ sayfalarýmý.

Þurda iþte tam þu noktada Dede’nin
Ýç çekiþi Bach’ýn soluk alýþýna karýþýyordu,
Bir kapýyý açtým ürktüm ve kapattým
Bir milyon adam ayakta bira içiyordu.

Kim kimdik o gün, unuttum þimdi,
Yalnýz buz gibi bir odada oturduðumuz aklýmda,
Hani o arsýz sonbahar küçücüðü
Gözündeki arpacýkla ýsýtmýþtý hepimizi.

Sen temiz hava saklý su

Sen bayan Nihayet

Sen bir mevsimin sanat eki

Çeþmeler adýn kokulu!

IV.
Hoparlörlerinde halý ve mevlithan
Gri gözlerinde zararsýz kýrlangýçlar,
Alnaçlarýnýn ardýnda kirli kan,
Önündeyse temiz ve vurulandan akan.

Bugünün þarkýsýdýr ama yarýn için
Çýkan her kurþun patlayan silahlardan,
Katýlaþ dur yukarda katýlaþtýðýn kadar
Artýk bir özel ad oldun ey Duman!

Kooperatif evlerinin sözleri boðazlarýnda: Çimento!
Alüminyum mýrýldanýyor zorluyor güçsüz belleðini,
Adakale Sokak’ta Ýlhan Berk’i görür gibi oluyorum
Bir kentin tarihinde þairlerin ayak izleri

Þöyle mi derdi Ýlhan Berk:
"Sevdiðim kadýnlar yaþlandýnýz hepiniz
Ama, inanýn, yine de özlediðim sizlersiniz."

Salah Birsel bu dizeleri þöyle geliþtirirdi:

"Ýsterseniz Ýlkyazýn gazinosuna
Hep birlikte garson girebiliriz."

Aldý Cahit Sýtký:

"Özgürlüðümün bir parçasý oldun artýk
Hangi kuytuya düþsen hemen yapraklanýrsýn orda."

Cahit Külebi:

"O ozanlar var ya büyük ozanlar
Biz yanarken çýkardýðýmýz dumanlar."

Evet, Mehmed Kemal, Yýlmaz Gruda, Orhan Veli,
Þimdi hepsi dipte, hepsi birer yeraltý suyu gibi.
Sevgilim bilemem sesimi duyuyor musun
Bir gökkuþaðýyla doldurmak istiyorum içini.

Ve Hasan Þimþek, Cahit Sýtký’nýn kasabalýsý,
Ve içtiði raký kadar bembeyaz Þahap Sýtký ki
Metin Altýok’a devredip masadaki yerini
Ýnanýlmaz biçimde bu kentten gittiydi.

Tam Ataç Sokak’tan Pazaryeri’ne dönüyorum ki
Bir sürü giysiyi üst üste atmýþ omuzlarýna
Terzi çýraklarý pat pat düþüyorlar ortaya
Rengârenk kýr çiçekleri gibi.

- Þair arkadaþ,
Bir derdin mi var
Bir þeyler çýkarmak mý istiyorsun derdinden
Ankara’ya gelmelisin.

V.
Yakýndoðu’nun düpedüz Ýtalyancasý: Farsça
Yakýndoðu’nun zengin Fransýzcasý: Arapça

Yakýndoðu’nun duru Ýngilizcesi: Türkçe
Yakýndoðu’nun dallý Ýspanyolcasý: Kürtçe

Yakýndoðu’nun kýrýk Portekizcesi: Lazca
Yakýndoðu’nun yatay Çincesi: Ürgüp, Göreme

Yakýndoðu’nun sýcak ve çýlgýn esperantosu: pazaryeri,
Hani geçen sayýda ondan söz etmiþtim de.

VI.
Ankara Ankara
Müfettiþler arasýndan geçiyor tiren
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.