Kadrolu yalnızlık.
Kendini kimsesiz hisseden bir çocuðun dudaklarý döküldüðünde,
Babamý öpmüþtüm,
Öptüðüm yeri biliyorum,
Dimdirek gidersem, yolumu sapmadan döndüðümde tekrar bulabilirim.
Düz bir adamdým ben, ama düzgün biri miydim bilmiyorum.
Ayný uykuyu ortasýndan bölüp uyumuþtuk,
O demli çay içerdi- benim iki gözüm - açýk
Aðzým kül tablasý fýrlatýrdý pencereden.
Kýsa olaný içerdim, o uzun.
Sönmüþ izmaritlerden yaþam delilleri var.
Nefesini görmek için baþlar insan sigaraya.
Ceviz aðacýndan tabut,
Ömrü uzundur ceviz aðacýnýn,
Ýnsanlarýn adý yoktur hiçbir cenazede,
Gözlerde mahsur býrakýlmýþ bir hayat taþýnýr daha çok,
Omuzlardadýr o an yürek,
Kuru, kuru aðlanýr biraz
Kurunun yanýnda yaþ,
Ama en çok ateþ düþtüðü yeri.
Toplasan uzun bir memleket eder hepsi,
Uzak yollarýn insanlarý,
Sonrasý yoldur.
Bütün yollar boþaldý, kadrolu büyük bir yalnýzlýk için.
Sonrasý anksiyete bir duruþ.
Akýntý gibidir yaþam, alaycý.
Aynayý sildiðinde, geçmiyor ölümün gerçekliði, göz ile görülen.
Ýsmet BAYGIN.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.