Suskunluk Adlý Vakt-i Sadýka
Suskunluk susuzluk gibidir
Ýçerde kulaklarý saðýr eden
Sürekli bir akarsu çaðlar
Dýþarda bir kum fýrtýnasý
Kelime zerreciklerini yutar
Suskunluk büyütülmüþ bir sabrýn
Güçlü ve kararlý elleriyle imsaklanýr
Yeni ve bir vakti sadýkta tüllenen
Hýzlý bir kararla iftarlanýr
Ýyinin ve hak olanýn üstüne
Suskunluk bir haksýzlýðýn meydaný
Deðildir kendini kýnda saklayan
Bir hançereden çýkasý
Bir izzetli zülfikardýr olsa olsa
Çýktýðýnda hak olaný ayýrasý
Suskunluk uzun ince bir sýzý gibi
Kendini biriken bir aðýtkende
Açar perdelerini hak ile batýlýn
Daðý taþý tarumar eden bir nara gibi
Ömer nefesli bir yiðitten patlarkende
Þimdi küselim icazetli bir dert tutup
Dünya gailesiyle en uzak yarýna
Susalým susalým yýkýp yalan olaný
Gerçeði imar için ölümden baþlayarak
Avaze olup akalým ahir olana
Bir baðýþ olsun gecenin siyahýna aðýp
Düþlerin diþleriyle çiðnenen bu yýldýzlar
Biz iffetlenen mehtabýn daðýna çýkalým
Bir iyilik siftahýnýn suskun ama söyleyen
Kutlu bayraðýný açalým layýk olana
Suskunluk kabzalý bir þiir kýlýncýný çekip
Görelim ikrarýný yerin ve göðün
Kalbimizin ve týrnaklarýmýzýn Halýkýný
Sonra susamýþlýðýmýzýn har ve hararetiyle
Harf harf sesliyelim bu vakti sadýkayý