Bir üniversiteden çýkan iki tâlebe
Hasbihalle geldiler edîpteki edebe
Ahlâký tartýþýrken sohbetin esnâsýnda
Hep edebi gördüler edîbin manasýnda
Bir camiiye geldi, fakülte tâlebeleri
Hilâle benziyordu o yarým kubbeleri
Geldikleri camii Süleymâniye idi
Ziyâret, ziyâfet-i Rahmâniye idi
Topraðý kokuyordu buram buram yasemin
Kokusu bambaþkaydý havadaki bol nemin
Gülzârýnda gezdiler, hep güller koklayarak
Dallardaki goncalar açýlmýþ yaprak yaprak
Tâlebelerden biri gelince heyecâna
Þu ebyâtý okudu diðer güzel civâna:
,,Berg-i gülle andelîb-i zârý tekfîn ettilerˮ
,,Bir Gülistân beytini üstüne telkîn ettilerˮ
,,Gül gül dedi bülbül güle, gül gülmedi gittiˮ
,,Bülbül güle, gül bülbüle, yâr olmadý gittiˮ
,,Bir gül, dalýnda durduðu müddetçe tazedirˮ
,,Bir gül, çelenge girdiði gün bir cenazedirˮ
Bu bahçede bülbüller, güle þiir þakýrdý
Kargalarýn dilinde aþk þimdi bir lakýrdý
Bülbülün ilhâmý gül; gülün muradý aþktý
Her gönüldeki aþkýn müntehâsý da Hakʼtý
Ne ol Hak kaldý ne de aþkta yektâ hakikat
Akýlda ne hikmet var, ne de kalpte þevkat
Daha sonra civânlar, þâdýrvâna gelince
Çeþmeler sýrlar verdi sâdýk bu iki gence
Süleymâniye aðlar, bu çeþmelerle hergün
Bakmayýn heybetine içinden bize küskün
Onun iniltisidir, sularýn þýrýltýsý
Ýþitilen Sinânʼýn sekerat hýrýltýsý
Beþ yüzyýl önce ölmüþ dâhi Sinânʼýn rûhu
Ona tabut eylesem ben sefîne-i Nuhʼu
Ýnan yine de yetmez sermedî þerefine
Semâdan melâike nuzûl etsin tedfine
Soner ÇAÐATAY (17:33) 18 Kasým 2011 / Wuppertal / Almanya
Not: Þiire Vedama giriþ kýsmý
Kelime:
sefîne-i Nuhʼu: Nuhun gemisi
tedfine: gömmek
,,Berg-i gülle andelîb-i zârý tekfîn ettilerˮ
,,Bir Gülistân beytini üstüne telkîn ettilerˮ (Ýzzet Molla)
Gül yapraðýyla inleyen bülbülü kefenlediler
Gülistan’a ait bir beyti üstüne telkin olarak okudular.
,,Gül gül dedi bülbül güle, gül gülmedi gittiˮ
,,Bülbül güle, gül bülbüle, yâr olmadý gittiˮ ( Laedrî)
,,Bir gül, dalýnda durduðu müddetçe tazedirˮ
,,Bir gül, çelenge girdiði gün bir cenazedirˮ (Faruk Nafiz