...
yordu yokuþun Ýstanbul
avuçlarým kayýyor yüzüne týrmanmak isterken
yedi tepende, yedi çalým
bilirim
Beylerbeyisin
asilsin, adam gibi adamsýn
uzandýkça gökkubbene
kirli sakallarýn yýrtýyor umutlarýmý
ne vakit deðse alnýna dudaðým
kazara
paldýr küldür düþüyorum Galata kulesinden
çarparak taþ duvarlara
kýz kulesi gülüyor halime, alaylý
dizlerim kanýyor
kusuyor utancýný yüzüm, denize
þarap kýzýlý
ihtiþamýndan þüphem yok, yýldýzlar içinde boynun
ve sanki ben hor bakýþlarýnda yürüyen
köprü altý kýzýyým
o görkemli cüssende þýmarýk bir apolet gibi
kodaman duruþun
yoruldum Ýstanbul, düþlerim yaþlandý
az önce Karaköy iskelesinden
beyazý silinmiþ bir gemiye bindirip aþkýmý
kalbimin martýlarýný yüzüne üfledim
artýk bütün limanlar
ve bütün kadýnlar senin
geçtim senden Ýstanbul,
yorgun bileklerimle ezip sevgimi...