-I-
Fýrat- Dicle havzasý
Mezopotamya; münbit topraklar
iki nehir arasý, uçsuz bucaksýz
gök ekinli gökdeniz,
bakýnca daðlardan, ovalar öyle engin
demir kýzýlý, sarý sýcak, kýzýl deniz...
bölge bölge içinde bolluðun bereketin
tek bir aðaç bile göremezsiniz
arpa, buðday, yulaf, bakliyat, mercimek
iþsiz kul, köle dersen gani (!)
git bak, sen de gör, aç çok
yalnýzca feodal beyler ile uþaklarý tok!
hele çýk Mardin Kalesi’ne, seyret Kýzýltepe’yi
gözünün alabildiðince, sanýrsýn ki derya umman
ovanýn tamamý kiþiye has; özel mülkiyeti,
Leyla ile Mecnun misali, suya hasret Harran
dönmüþ dolanmýþ devran, daðdan düze inmiþ
Ceylanpýnar’da sevdiðine kavuþmuþ ceylan...
-II-
bir bereket yaðmýþ ki; gökten deðil GAP’tan
sevincinden çatlamýþ, bire bin veren tohum
yalnýz Yetmiþ üç milyonu deðil
tek baþýna dünyayý besler Anadolu’m;
aklýný çelen kimdi, yok muydu bir karýþ topraðýn
ne iþin vardý daðlarda, a benim eþkiya oðlum,
bizim deðil aðanýndýr köyümüz,
söz hakkýmýz ondadýr; emrindedir oyumuz!
...
söyle oðul, bu kaç bin yýlllýk akýl almaz töredir
Nemrut Daðý’nda taht kurmuþ tanrýlara göredir!
...
oysa neyimize yetmez ki doða,
þimdi ziraat, makinalý tarým
fazla uþak gerekmez,
yok tarlada sýnýr, harým
ekip diken traktör
hasat biçerdöðer iledir,
ne ekersin de ne bitmez
elle biçsen ömür yetmez!?
iþte herþey böyle iken
býkmadý, usanmadý feodolite,
kendi topraðýmýzdan ite ite
yaz gelince Çukurova,
mevsimlik iþçi, ýrtgatlýk halimiz
gün boyunca sarý sýcak
gündelik onbeþ yirmi liraya
güneþ batar, tükenir mecalimiz!
-III-
hey bre Adem oðlu,
ne beylerin zulmünü çekeceksin,
ne de tafrasýný
karýþ karýþ üleþip, iþleyeceksin
harýl harýl topraðý, kardeþ kardeþ
kurmak için Halil ibrahim Sofrasý’ný!
artýk gün, eski gün deðil
Güneydoðu ne imkânsýz ne de fakir;
cana kýymak neyin nesi;
eþkiyalýk takýr takýr!
...
’Kara kazan kaynamasýn
Atým cirit oynamasýn
Yedi sene asker oldum
Garip anam aðlamasýn!’
...
aðlamasýn; gülsün Diyarbakýr!
Þaban AKTAÞ
26.08.2011