İki Yürek Arası Kurşun Yarası

Yarýn hiçbir þey olmayacak.
Bugün uyanacaksýn yaðmurlu bir sabaha
ve saçak altýna sýðýnmýþ kuþlardan kulaðýna
sadece gülümsüyor olmanýn bilge sesi dolacak.
Bir kelebeðin yirmi dört saatlik ömrünü
duvarlarýna koleksiyon yapanlar doðmayacak böyle sabahlara
ve su yolunu hep kendisi bulacak.
Kaldýrýmda akýp giden damlalar anlatacak denizin ne olduðunu.
Martýlar balýk,
güvercinler yem peþindeyken avuçlarýnda ter yoksa,
bileceksin ki bir dað yamacýnda yüzlerce çiçek solacak;
okyanuslarda fýrtýna
ve bileceksin ki
hiçbir fotoðraf
hiçbir zaman gerçek kýlamayacak kendisini.
Anlarý yakalamanýn sadece yürümekte olduðunu kavrayacak
ve yüreðine tutunan rüzgarýn önderliði anlayacaksýn.
Her adýmýnýn muhteþem bir istisna olduðuna
ve her istisnanýn bir kaideyi
incitmeden,
ama mutlaka bozduðuna
þaþýrýp kalacaksýn…

Yarýn hiçbir þey olmayacak.
Yaðmur hep bugün yaðacak kederine
ve bugün diyeceksin
‘dertlerimi bir damlaya býrak’.
Dün yaþam buldu hüzünlerimiz çünkü
çiðdemin ak alnýndan
gelinciðin kýzýlýna.
Çýð düþse kar eylemez,
hiçbir zaman yolumuzun avuçlarýndan bizi alýkoymayacak.

Yarýn hiçbir þey olmayacak.
Bugün parçalayacak bir yaprak
bir yürek sýzýsýna batmak yerine
kendisini un ufak.
Zamaný gelmiþ gibi
þimdi ölecekmiþ gibi köz
köz bir keskin býçak
bütün geçmiþini parçalayarak
düþecek yere;
yaðmurla öpüþecek
iki yürek arasý
bir kurþun yarasý…
Sosyal Medyada Paylaşın: