Koca Ýkbal þaþýrdý, Soner’in bu sözüne
Utanmasýn diye de hiç bakmadý gözüne
Bu çocuðun baþýna, koyup elini Ýkbal
Sözüne devam etti: ,,Elindedir istikbal”
,,Þâirde ahlâk gerek; lâkin yeîs bataklýk”
,,Ona teslim olmamak hakikaten ustalýk”
,,Bir yeîs deryâsýnda, yüzsen misâl-i balýk”
,,Seni kurtarýr birgün, son ”sefîne-i Hâlýk”
Süleymaniye yönünden, yaþlý bir adam geldi
Ýkbal, sözünü kesip ,,Bak sana peygâm geldi”
Der demez selam verdi Abdullah Ýbn Ravaha
Nûrdan dýrâhþân yüzü, þebihti nûr-u mâha
Mute’nin bir þehîdi ve þâir sahâbedir
Âftâb misâli yüzü, Allah’a inâbedir
Bu zât þâirlikde, gökte necîb’ül-nâbdýr
Onun gibi þâirler bu âlemde kemyâbdýr
Gâle: ,,Soner limâza taknau min rahmetillah”
,,Kezâ ente tektubu þi’re fî sebilillah”
Gultu lehu: ,,Ektubu þi’re linefsî fekad”
,, Lâ yefhemu ma’nahu gulûb’ül-rukad”
,, Ve lihâza urîdu, en eksira kalemî”
,,Velev ektubu þi’re seyezîdu elemî”
Soner ÇAÐATAY (15:30) 2 Temmuz 2011 / Wuppetal / Almanya
Kelimeler:
sefîne-i Hâlýk: Yaratanýn (Allah’ýn Gemisi)
peygâm: haber
Âftâb : güneþ
inâbe: dönmüþ
necîb’ül-nâb: Temiz soylu
kemyâb: az bulunur, kýymetli