Nice depremler görmüþ tarihin yýkýk þehri içimdeki feryadý hissedip duyar mýsýn? Sakarya! Milletimin acýdan doðmuþ nehri Öksüzce bir destana katýlmaya var mýsýn? Onca acýlar seni ýslattý gözyaþýyla Onca koç yiðitlere tabut oldun kefensiz Kundaðý kefen yapan bir annenin nâþýyla Bir kez daha kavrulmak sayýlýr mý nedensiz? En yakýn dert ortaðým; sýrdaþým, dostum sensin Ak gel þu kalemime “ nasýl acýymýþ..! “Densin.
a /…
Hani, þafakta vurup, kuþlukta biten sancý; Her iki âleme de birer kapý açmýþtý Bir türlü sektirmeyen o mükemmel niþancý Ýþini tamamlamýþ, yine hüzün saçmýþtý Bir yanda mâsum melek; bir eser-i þâhane Mukadder bir hayata ilk merhaba diyordu Diðer yanda acýyla tebessüm eden anne; Sarýlýp emzirmeden sessizce gidiyordu. Ýþte o an; yaþlarýn âzad olduðu andý Sanki Nuh sonrasýnda bu yeni bir tûfandý.
Gözleri yüzdürürken serencamý gayretin Kulaklar mâlûl oldu böyle çýðlýk duyalý Hangi fýrça çizecek târifini hasretin Hangi ressam bilir ki; özlem ne renk boyalý. Seni de güldürmeyen bu acýmasýz dünya Tattýrdý azabýný, hem; yudum yudum annem! " Bu nasýl büyüyecek " hani diyorlardý ya Üzülme! Düþe kalka ben de büyüdüm annem! Bir türlü durulmadý temelsiz savrukluðum Hâlâ yaný baþýmda iç çeken çocukluðum.
Ne olurdu bir kere kokunla uyansaydým? Tatmadýðým sütünle kansaydý susuzluðum Hasretinle deðil de þefkatinle yansaydým! Dizlerinde bitseydi müzmin uykusuzluðum! Dünyanýn bir ucunda özleminle kavrulup Kavuþmak ümidiyle tutuþsam ne olurdu! Ya da müebbed yiyip; diyar diyar savrulup Hayalinle bir lahza buluþsam ne olurdu! Ne ile avunup da hüznümü daðlayayým? Yýrtýk resmin bile yok; sarýlýp aðlayayým!
.n /..
Yüklenip yüreðimi yollara düþtüm yine; Bana yol göster Ebvâ! Bir menzile varayým Ruhumu sýkan kýskaç sanki çelik mengene Ya sen sarýl merhem ol, ya ben seni sarayým. Mâziden doðan pýnar sanki kahýr ýrmaðý Delta delta zehirden alüvyonlar döküyor! Yüreðime vurdukça hasretin beþ parmaðý Çatýrdayan gök kubbe üzerime çöküyor! Kaç acý var, acýmýn; benzeri ve dengidir? Kaç feryat, feryadýmýn; katýksýz saf, rengidir!
..n /.
Bilmem, o sevgiliyi üzmemek telâþý mý; Annenin evladýndan sessiz sessiz kaçmasý. En þerefli öksüzün mübarek gözyaþý mý; Hâlâ bazý güllerin siyah renkte açmasý.
Tûr-i Sîna’ ya çýkýp yankýlanan nidânýn; " Sen beni göremezsin "’ hükmünde bulur muyum? Yoksa güle döndüren o ilâhî sedanýn Aðýrlýðý altýnda ben de kaybolur muyum? Belki Mesih’e gebe tek Kutsal Bakire’nin Söze oruç olduðu sessizlikte saklýdýr Belki de Eyyub için çizilmiþ dairenin Sabýr duvarlarýyla girmeye yasaklýdýr. Ey Yunus’un düþtüðü etten duvarlý zindan! O makbul dualarda benim de adýmý an.
Nerede arayayým; olmayan târifte mi? Yusuf’un atýldýðý kuyudan kafeste mi? Hâlâ semâsý siyah Uhud’da, Tâif’te mi? Vahþî’nin mýzraðýnýn çýkardýðý seste mi? Uðrayýp, Kerbela’yý yaþasam yenibaþtan Aynalara yansýyan acýyý tanýr mýyým? Kader tecellisiyle girdiðim bu uðraþtan Gönüller sultanýna dönüp utanýr mýyým? Adem’in vuslatýna þahit olan Arafat! "’..Zalemnâ.." niyazýna ne olur beni de kat.
...e /
" Ben çok uzaklardayým " sanýp üzülme sakýn! Kanýnla beslediðin yürekte atýyorsun " Þah damarý " denir ya sanki o kadar yakýn Selâmýmda uyanýp, duamda yatýyorsun.
Rabb’imin bahþettiði semâvî ilimleri; Amel defterlerine âmade ettim annem! Ayaðýnýn deðdiði mübarek kilimleri; Mescid-i Nebevî’ye seccade ettim annem! Her üç günde bir hatim ruhuna okunuyor Mina’nýn topraklarý kabrine kýna annem! Sensiz yaptýðým tavaf içime dokunuyor Ama Mescid-i Haram sana âþina annem! Bilal’ýn dâvetini oradan da duyarsýn Nerede dua varsa huþûunda sen varsýn.
Kâh Kâbe örtüsünden süzülen râyihasýn Kâh altýn oluklardan rahmet olur yaðarsýn Bâzen çöl sýcaðýnda sýðýndýðým vâhasýn Bâzen Hirâ ufkundan güneþ gibi doðarsýn Ýhramlara süzülür mütebessim cemâlin Her ’lebbeyk’ sözü sanki göðsünde alevleþir Veda tavaflarýnda mânaya düþer hâlin Kurduðum râbýtada adýn yine devleþir! Hacer-ül Esved’deki siyahlar seni aklar Onun geldiði yerde anne tüter ocaklar.
Hânene yazýlacak her hayýr baþ tacýmdýr Soluk alýp verdikçe hasenen bitmeyecek Senin âlî merteben onurum, siracýmdýr Bir kez olsun öksüzün seni incitmeyecek Firdevs bahçesi kabrin nur ile dolsun annem En müstesna mevkiler ayaðýna serilsin Evliya, enbiyalar yoldaþýn olsun annem Cennet ve Cemâlullah sana müjde verilsin...
Evliya, enbiyalar yoldaþýn olsun annem! Cennet ve Cemâlullah sana müjde verilsin...
Ýstanbul / 09 Haziran 2008 5 Cemâziyelâhir 1429
( Not: Her sitede adýmýn ve þiirlerimin olmasýný istemediðim için; yazýlý izin alýnmaksýzýn þiirlerimin tek tek ya da blok olarak kendi kayýt ettiðim sitelerin dýþýnda yayýmlanmasýna izin vermiyorum.)
_Âhirete göçmüþ bütün annelere/ annelerimize Rabbimden rahmet ve maðfiret diliyor, Edebiyat Defteri’ ndeki annelerin, geleceðin annelerinin, anne adaylarýnýn ve onlarýn þahsýnda bütün annelerin gününü kutluyor, tebrik ediyorum._
Sosyal Medyada Paylaşın:
Oflu Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.