MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Hoşça Kal Yarın
Ercan Cengiz

Hoşça Kal Yarın


HOÞÇA KAL YARIN

hoþça kal güneþ, toprak, su, gökyüzü
demeye zamanýn olursa eðer hoþ çakal
resmin son karesine sýðdýrdýðýn yüzünle
gidiyorsun iþte, gidiyorsun sancýný yüreðinde saklayýp
aþký, nefreti, hüzünlerini, özlemlerini de alýp
dakika, saat, gün, ay, yýl hesabýný yapmadan
baharýn ve kýþýn

bebekken, oynamak isterdin bir çocuk gibi
dizini kanatýp aðlardýn
kucak kucak gülerdin aðrýsýný unutunca

çocukluðuna geldiðindeyse býyýklýlara özendin
ve sakalýný kestirmeyi ilçenin biricik berberinde
aynanýn karþýsýnda yayýla yayýla berber koltuðuna
enseni görmeyi ne çok isterdin
hayallerinin peþinde koþturmaktan
ölümün o donuk yüzünü kestiremezdin

gençliðine geldiðinde çocuktun hâlâ
hem enine, hem boyuna büyürken
bundandýr belki inatçýlýðýn, kim bilir
okul yolunda yalnýzlaþtýðýn, kýkýrdayýp gülmediðin bundan
çýlgýnlýðýn peþinde koþarken gözlerinin önünde yaþýtlarýn
sorumluluklar biniyordu omzuna boyundan büyük
ve dünyanýn bitmez tükenmez o kara derdi
tepeden týrnaða sarýp sarmalýyordu seni

dünyayý sarsacak adýmlarý öðrendiðinde
etrafýnda oynaþan yaþýtlarýna öðretirdin
ne kadar da çocukçaydý yaþananlar
þiirleri tarardýn bu yüzden, romanlarý
direniþ türkülerini dinlerdin gün doðarken
ve bir halkýn destanýný yaratan elleri okurdun
hikayelerini dinlerdin tarumar edilmiþ
yaþlý kimsesiz insanlarýn kendi dillerinden

var-yok bir kaç kürsü olurdu sobanýn etrafýnda
bir de minder dururdu odanýn baþköþesinde
varsa evin bir gelini yüzü tülbentliydi tanrý misafirine
erine karþý el pençe, dili yok gibiydi
yer sofrasýndaki tepsiye dizili bardaklara çayý doldurduðunda
küçücük kaynýna gelinlik ederken
kaynanasýyla yarýþýrdý arka odada
bin bir türlü haline bu dünyanýn,
bu nasýl bir dünya diye sýzlanýrdýn kendi kendine

saç, sakalýn aklaþýnca tümden kopar oldun gençlerden
içindeki çocuðu eze eze ne de çabuk büyüdün
çok sonradan anladýn ki çocuklarla oynadýðýnda
yetiþkinler katýla katýla gülerlermiþ haline
oysa sen masumane seni sevdiklerine yorardýn
onlarýnsa kýzlarýný uzak tutmak için bile olsa
özel bir çabalarý olmazmýþ sýrf bu yüzden
kýzlar olgun adam istermiþ köy yerinde

büyüdüm olgunlaþtým derken
belin bükülmüþ de haberin bile yoktu senin
fark etmemiþsindir devranýn aðýrlýðýný
kimin aklýna gelirdi ki
durmak tükenmek bilmeyen zamanýn
yaþamýný da beraberinde götüreceðini
ikide bir dönüp de sýrtýný mý yoklardý insan
ne de olsa görmüþ geçmiþlerdi diyordun
laf dinletmesini de bilirlerdi diye
peþlerine takýlýp gittin
hem sonrasý da vardý bu gidiþin
saça, sakala, býyýða dokunmamak için
çýkarýp attýðýnda taraðýný sað arka cebinden

hoþça kal yaðmur, hoþça kal bulut, hoþça kal su
göðün efendisi þimþekler hoþça kalýn
dolu, kar, çiçekler... hoþça kalýn
meyveler, ekinler, dað - taþ
ve bugün de çiseleyen yaðmur
ortadan ikiye ayrýlan ay parçasýndaki
karanlýk ve aydýnlýk yüzler, hoþça kalýn
tomurcuðu yeni patlamýþ meþe
ince yapraklý salkým söðüt aðacý
ve kumsala vuran çam kokusu...

hoþça kalýn edepliler, edepsizler
konuþanlar, yazanlar, çizenler
bilenler, bilmeyenler güçlüler- zayýflar
haklýlar- haksýzlar
hakkýný yedirdikten sonra sýzlananlar
oturanlar, koþanlar, anarþistler hoþça kalýn
hoþça kalýn demeye zamanýn olursa eðer
gidiyorsun iþte, gidiyorsun
arkanda bir ömür, yarým yamalak bir hayatý alýp
gidiyorsun demek

ilk durakta kimleri göreceksin acaba
tanýdýklarýn mý olacak yoksa yeni yüzler mi
eþkali belirlenenler mi, maskeliler mi yine
bazýlarýna dosttuk, bazýlarýna düþman
gözlerine baka baka
diyemeden gidiyorsun demek
diðer duraklarda sen yoksun
her þey sil baþtan olacak anlayacaðýn

ama sen bir daha da gelmeyeceksin
ve bunu bile bile gidiyorsun açýk kalmýþ gözlerle
yaþamýnýn hiçbir evresini kendine has yaþamadan
býrakýp da gidiyorsun, öyle mi
git öyleyse, git, gidebiliyorsan


(Adsýz Fýrtýnalar Doðuyor)

Ercan Cengiz


Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.