( Yosma, Osmanlý zamanýnda güzel kadýnlara denirmiþ. Ben de bu anlamda kullandým bu sözcüðü.)
Sen Yosma, bilirmisin ki; Ölüm sessizliði çöktü bedenime, Çýðlýk çýðlýða feryatlar içinde kara gökyüzü... Akþam sefalarý açmaz oldu seher seyrinde. Hep bir elem, hep bir keder, kara bir üzüntü...
Sen yosma, Damarlarýmdan çekilerek gelen kan soðudu, Dermýným kalmadý yorgun yüreðimde ... Ayaklarým gitmiyor prangalar misali vurgun, Þimþek þimþek gökyüzü, Çiseleyen yaðmur bile sanki bugün durgun...
Ölüm sessizliði çöktü gözlerime, Iþýltýsýný yitirdi kardelen çiçekleri Kardemler bile küskün bu sabah Güneþ bile doðmuyor kutuplar misali
Sen yosma! Savrula savrula gezerken þen kahkahalarýna kurban verdim yüreðimi, Yuvarlak hatlarýnda süzülürken yitirdim benliðimi... Kara gökyüzü oldu tan vakti doðan güneþ.
Sen yosma! Süzüle süzüle geçerken kapýmýzýn önünden Bir hoþ sedaný bekledi bu yürek Prangalý ayaklarým vurgunken saçlarýnýn her teline Nasýr tuttu ellerim!!!
Sen yosma... Sosyal Medyada Paylaşın:
inciboncuk Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.