Bir vahiy iner gibi, indi bu aþk kalbime
Ânîden titriyorum ve bedenim de bitkin
Gördüðüm bütün herþey, gidiyor garibime
Son hâlim, haziranda, dolu yemiþ bir ekin
Gelincikler açmýþken, senin al yanaðýnda
Dudaðýn patlamaya, hazýr gül tomurcuðu
Bülbüllerin þakýrken, demin gönül baðýnda
Vahþi gamlar yiyordu, bu kimsesiz çocuðu
Seni hiç unutamam, âfakta ve enfüste
Dünya gibi dönerim, etrafýnda güneþim!
Seni ciðerlerime, çektim her teneffüste
Adýnla harlanýyor, yanan bu aþk ateþim
Yüzün gözümde dondu ve aklýmda çivili
Gözyaþýmla silerim, o nûrdan çerçeveni
Monaliza gibisin, içimde ey sevgili!
Hiç bitmesin ne olur! bu aþkýn serüveni
Benimle gelir misin, gizli gönül bahçeme?
Gel de gör gözlerinle, ne kalmýþtýr geride?
Aþkýn âteþi düþtü, bastýðýn herbir çime
Kupkuru bir bâð kaldý, bu bülbül-ü ferîde
Anlatsam sensizliði, sýðar mý ki lehçeme?
Kelimeler çâresiz, cümleler lâl kesilmiþ
Sukutsa ,,Ýþte düþtün!’’ diyor kanlý pençeme
Yalnýzlýkta hayâlin, bir kovan bal kesilmiþ
Soner Çaðatay 10 Aralýk 2010 / Wuppertal
Kelimeler:
âfak ve enfüs: Ýç ve dýþ âlem
teneffüs: hava alýp vermek
ferîd: tek, yegane, benzersiz, eþi olmayan