YAYLA VE GELİNCİK

usulca baþ çýkardý boz daðýn eteðinde
mahzun mahzun sarmýþtý etrafýna yeþili
sevinçle bal yaparken arýlar peteðinde
tülden örtü getirdi rüzgarlarýn efili


buz gibi sularýyla salýnýrdý derecik
þýrýldayan sesiyle sanki ninni söylerdi
sýyrýlan yeþiliyle öyle kýzýl gencecik
çiðler yapraðýna su toprak ona kilerdi



kavalýný çalardý acýyla garip çoban
duygusu boz daðlarýn karýný eritirdi
önünde koyunlarý sýrtýnda yünlü urban
görmediðin dostlardan selamlar getirirdi



köyden köye giderdi yanaðý pembe kýzlar
sýrtlarýnda heybeler giysileri rengarenk
gözleri çakýr çakýr aðýzlarda sakýzlar
gelinciðin rengiyle oluþurdu bin ahenk



kurbaða ben burdayým der gibi avaz avaz
herkesten konuþtunuz bahsedin biraz benden
gezintiye çýkmýþlar hindi ördek horoz kaz
kelebekler gelmiþti sanki baþka alemden



özgürce koþuyordu fýtratý vahþi atlar
rüzgarda savrulurdu bembeyaz yeleleri
daðlarýn tepesinde o en vahþi kanatlar
tepeyi tekin bulmaz zirvede kaleleri



yakýndan seçilirdi melul mahzun kardelen
yamaçlardan zirveye hýzla erirdi karlar
esen yelle baþlardý doðada ritmik þölen
obanýn aþýklarý çifte türkü yakarlar
Sosyal Medyada Paylaşın: