Kalbimin kýzýl koru, sitemkâr kelimeler
Düþtükleri kâðýtlar, yerde, lime limeler
Bir maþa gibi soktum, kalemleri ateþe
Kýzgýn korlarý attým, kâðýtlara peþpeþe
Yandýlar, kül oldular, çýtýrtýsýz, dumansýz
Kalemlerim hýçkýrýr, aðlar âh u figânsýz
Ýçimde tâ içimde, bir volkan var, püskürür
Sýcacýk lavlarýný, kâðýtlara tükürür
Volkanýmdan yükselir, siyah kül bulutlarý
Kara bulutlar sarmýþ, parlayan umutlarý
Bu yüzden görüyorum, mavi göðü karanlýk
O karanlýk girdâba, aklý atmam bir anlýk
Aðzým ve de gözlerim, kalbimin krateri
Kenarýnda oturur ve yürür bu serseri
Sýcacýk duygularým, kalbimin magmasýdýr
Derin derin tefekkür, aklýmýn dogmasýdýr
Mutehayyile gücü, aklýn ,,sýcak noktasý’’
O nokta, sûretlerin, tek erime potasý
Her kelime bir lavdýr, kalbimin fýrlattýðý
Aðýzlar, bir deliktir, magmanýn çatlattýðý
Kalbimin lavlarý da kâðýtlara dökülür
Kalemler demir gibi ellerimde bükülür
Izdýrap ateþinde, piþer, çið çið fikirler
Piþtikçe erir düþer, rûhtan kâðýda kirler
Kâðýttaki satýrlar, sönmüþ lavýn tortusu
Fakat hala duyulur, volkanýn homurtusu
Ýçimdeki volkanlar, nedense, hiç sönmedi?
Ýçine düþen Soner, nedense, hiç dönmedi?
Aþkýn korunu yuttum;var mý dilimde feryâd!
Yaðsa da kýzgýn lavlar, yine de kalbim dilþâd
Soner Çaðatay / Wuppertal
Kelimeler:
Diþâd: Mutlu
Açýklama:
Ýçimde tâ içimde, bir volkan var, püskürür
Sýcacýk lavlarýný, kâðýtlara tükürür
-Burda volkandan kastým kalbtir. Sýcak lavlardan kastým da duygu ve fikirdir.
Volkanýmdan yükselir, siyah kül bulutlarý
Kara bulutlar sarmýþ, parlayan umutlarý
-Volkan patladýðýnda ilk önce siyah veya gri kül bulutlarý etrafa saçýlýp göðe yükselir. Kalbim ne zaman duygularla kabarsa etrafa hüzün ve gam karabulutlarý saçýlýr. Ruh dünyamýn semasýný gamýn kara bulutlarý kaplar. Ruh semasýnda, daha önce sahip olduðum, yýldýz gibi,güneþ gibi parlayan umutlarýmý, o gam ve hüzün bülütleri etrafýný sarar. Artýk o umutlarý içimde göremem ve dünyam gittikçe kararýr. Dýþ dünyayý da karanlýk görmemi saðlar. Ýç dünyasý karanlýða gömülmüþ bir kiþi, dýþ dünyayýda karanlýk görür.
Bu yüzden görüyorum, mavi göðü karanlýk
O karanlýk girdâba, aklý atmam bir anlýk
-Ýçimdeki, gamlar ve hüzünler, mavi gökyüzünü dahi siyah / karanlýk görmeme neden oluyor. Ýçimde ve dýþýmda oluþan bu gamýn karanlýk girdabýna aklýmý fýrlatýp atmam bir anlýk. Çünkü hayat ve insanlar o girdabýn içine sizi atýyor. Burda bunun bir mücadelesi var.
Krater: Yanardaðýnda magmanýn (sýcak sývýnýn) çýktýðý deliktir.
Resimde zaten görünüyor. Ýçinde gözüken kýrmýzý renkli olan da kalptir.
Aðzým ve de gözlerim, kalbimin krateri
Kenarýnda oturur ve yürür bu serseri
Volkanýn sývý ve yakýcý lavlarýnýn çýkmasý için menfez olmasý lazým. Kalpteki duygularýn ve akýldaki fikirlerin çýkmasýn iki yolu var. Duygularýnýzý ya aðzýnýzla, yada gözlerinizle söylersiniz. Kalbimdeki kýzgýn lavlarýn çýktýðý iki delik:Aðýz ve gözler. Onlarýn çýkmasý için, içten baský olmasý lazým. Yani ruhunuz, kalbinizin daralmasý lazým. Derin nefesler içteki lavlarý dýþa atmaya en büyük katkýyý saðlar. Bazen aðlayarak da içimizdeki kýzgýn lavlar, duygular dýþarý çýkar. Burda ben gözyaþýný, yanardaðýndan çýkýp akan lav seline benzettim. Gözleri burda zikretmemin nedeni budur. Bu Serseri (Soner), bunlara raðman yine o yanardaðýnýn ateþ çýkan kraterinin kenarýnda oturur, gezer.
Magma: Maðma yer kabuðunun altýnda bulunan sýcak ve sývý katmana maðma denir. Maðma, ergimiþ durumdaki deðiþik mineraller ve bazý mineral kristallerinde oluþan lapa benzeri, yoðun bir sývýdýr. Dünya’nýn iç tabakalarýnda bulunan, yüksek basýnç ve yüksek sýcaklýkta ergimiþ ya da erimiþ kayalar
Sýcacýk duygularým, kalbimin magmasýdýr
Derin derin tefekkür, aklýmýn dogmasýdýr
Magmalar yerin altýnda dolaþýr. Burda duyugularý magmaya benzettim. Derin derin düþünmekte aklýmýn dogmasýdýr. Hiç vazgeçmediði bir özelliðidir. Düþünmek aklýn kýutsal hazinesi ve yetisidir.
Mutehayyile gücü, aklýn ,,sýcak noktasý’’
O nokta, sûretlerin, tek erime potasý
Hayal: Arapça’da "zannetmek ve benzetmek" anlamlarýna gelen hayl (hayelân) kökünden gelen bir Ýsimdir. Hayâl ve hayalet, uyku yahut uyanýklýk halinde insana gerçekmiþ gibi görünen surettir. Burada söz konusu olan gerçek deðil gerçeðin gölgesi, aynadaki yansýmasý veya rüyadaki timsalidir. Dolayýsýyla hayal sözlükte "bir þeyin gerçeði zannedilen veya gerçeðine benzeyen, benzetilen görüntüsü" anlamýna gelir ve tahayyül, zan. teþebbüh kelimeleriyle ayný veya yakýn anlamda kullanýlýr {Lisânü’i-’Arab, "hyl" md.).
Mütehayyile gücü:
Fârâbý ile Ýbn Sînâ’nýn benimsediði felsefî yaklaþýmda mütehayyile gücü, daha önce zikredilen duyumlar (dýþ dünyadan alýnan his ve görüntüler) ve akýl arasýndaki aracýlýk yanýnda baþka fonksiyonlar da üstlenmiþtir. Fârâbî"ye göre mütehayyile beþ duyu, beslenme ve arzu güçlerine uygun düþecek imajlarý (görüntüleri) benzetmeler yapmak suretiyle tahayyül edebilir; arýca yine benzetme yoluyla bedenin mizacýnda meydana gelen deðiþmelerden ötürü serbest hayaller üretebilir; fakat en önemlisi soyut ve metafizik varlýklara (makûlât) ait yahut onlarýn insan nefsine olan etkisinden ötürü benzetmeler yapýp onlarý sembollere dönüþtürebilmesidir. Mütehayyileye yüklediði bu son fonksiyonla Fârâbî Ýbn Sînâ ile birlikte öteki Ýslâm filozoflarýndan ayrýlmaktadýr. Fârâbî’ye göre mütehayyilenin fizik âlemden gelen etkiler karþýsýndaki durumu kadar ve hatta ondan daha fazla onun metafizik âlemden gelen etkiler karþýsýndaki durumu da önemlidir. Bu etkiler mütehayyilede ya doðrudan doðruya ya da dolaylý olarak ortaya çýkar. Doðrudan etki, faal aklýn nazarî aklý atlayarak mütehayyilenin benzetmeler yapmasý, semboller üretmesi suretiyle olur.
Sýcak nokta: Volkanlarda kayalarýn belirli derece eridiði sýcak bölgeler. Burada mütehayyile dediðim beynimizin gücü aklýmýzda bir sýcak bölgedir. Bu mutehayyile dýþ dünyadan aldýðýmýz his ve görüntüleri birleþtirip veya parçalara ayýrarak yeni görüntüler ve fikirler ortaya çýkartýr. En büyük þair ve bilim adamýn da bu güç ve kabiliyet çak geliþmiþtir. Þiirdeki i mgeler bu mütehayyile gücünün ürünüdür. Bu potada dýþardaki kumlar eriyip renkli camlara döner.
Suret: Dýþ dünyadaki þekillerin akýldaki görüntüsüdür.
Her kelime bir lavdýr, kalbimin fýrlattýðý
Aðýzlar, bir deliktir, magmanýn çatlattýðý
Aðzýmýz bu volkanýn çatlattýðý bir deliktir. Çünkü kalbimiz ve fikrimizdeki duyugu ve düþünce magmalarýnýn dýþarý çýkmasý için yer tabakasýnýn altýndan yukarý basýnç yaparak yerkabuðunu çatlatýrlar. Ve bu deliklerden akýp giderler. Ýnsan bu, aðýzdýr.