Ýlk dolmakalemimse, bir vâliden hediye
Okulda ders notlarým, oldukça iyi diye
O kaleme âþýktým, ipinceydi dudaðý
Bazen de andýrýrdý, ucu keskin býçaðý
Bayýlýrdým kaleme, hele o aðýzlarý!
Beni hep etkilerdi, o deðiþik tarzlarý
Ýki nasýrým vardýr, þu nâçiz bedenimde
Biri sol ayaðýmda, biri de sað elimde
Biri yazmaktan hâsýl, diðeri de secdeden
Artýk kayboluyorlar, bu çileli bedenden
Et týrnak gibiydim ben, kâðýt ve kalemlerle
Bir ömür geçirdim ben, bu sâdýk nedîmlerle
Elimde bir kýnaydý, mürekkebin izleri
Mürekkep bana göre, çiçeklerin özleri
Þehîdin kanlarýyla, onlar ayný kefede
Þeref cihetinden de musâvi mesâfede
Mürekkep denizinde, yüzen bir sandalým ben
Mürekkep bataðýna, batmýþ bir maralým ben
Çýrpýndýkça batýyor, gece, ay ýþýðýnda
Ýpler kalýn ipler var, her iki ayaðýnda
Masmavi denizlerin, yaralý martýsýyým
Kaderimin attýðý, tek yarým artýsýyým
Yarým kalpli adam! Neden herþeyin yarým?
Neden böyle bozuktur, ruh ve fikir ayarým?
Ben niçin olamadým çok sýradan bir insan
Bana ,zor’ düþüyor hep, baþkalarýna âsân
Kâðýt ve kalem üzgün, þu derbeder hâlime
Neden hiç denizkýzý, vurmuyor sâhilime?
Alsýn götürsün beni, yutsun aþk deryâlarý
Gözlerime imrensin, göðün süreyyâlarý
Kafasýný kitaba sokmuþ, ey devekuþu!
Orda bulabildin mi ki ârâm ile huþu!
Gurbetim kitaplardýr, ben gittim mi hiç dönmem
Yanarsam sayfalarda, bir daha, asla sönmem
Bülbülüme yuvadýr, kafatasý kafesi
Kalbimi jiletliyor, o yanýk yanýk sesi
Bülbül! boþa çýrpýnma, bu kafes mezârýndýr
Kalem, seni bekleyen, elimdeki dârýndýr
Sus ey bülbül sus artýk! yeter âhu figânlar
Sus da kapansýn artýk, o incecik müjgânlar
Hep öttün de ne oldu, bir gülün bile yok
Soðuk âþiyânýnda, huzurun bile yok
Seni kimseler duymaz, kes! âh u figâný kes!
Hançerî sesin bulmaz, gönüllerde de makes
Bana da acý biraz, bu kadar hüzün, bes! bes!
Bu kadar da bahtsýzlýk! doðrusu kadere pes
Kullandýlar kalbimi, hergün misl-i fâhiþe
Kullandýktan sonra da, attýlar be! hemîþe
Metrûk aþklarla dolu, gönül damýnýn içi
Gözyaþýyla yoðruldu, aþk evimin kerpiçi
O kerpiç evde aþklar, yetim ve de anasýz
Kadýnsýz kalp ile ev, bu dünyada manasýz
Vurup yýkarým onu, bir balyoz darbesiyle
Yerle bir ederim ben, duvar ve kubbesiyle
Ben inþa edeceðim, onun yerine mabed
Oraya hapis olmak, ne güzel! ilelebed
Yerin orasýdýr senin, nostradamus kamburu
Orda bulacaksýn sen, gerçek, en son huzuru
Her gece aðla Soner! mabedin duvarýna
Ve Yahudiler gibi, vura vura baðrýna
Çýkma oradan çýkma! çirkin, günâhkar kambur
Dýþarýsý bataklýk, dýþarýsý hep çamur
O çirkin yüzün perde, örter mah gibi nûru
Aldatmasýn seni ha, Esmeralda’nýn kûru
Onlar sûrete bakar, göremezler kalbini
Göremezler uðraþma, o aþkýn sahibini
Aþka imza çakarsýn, o ýlýk gözyaþýnla
Onlar dalga geçer hep, içli aðlayýþýnla
Onlarýn olsun aþklar, manasýz guftegûlar
Beni hiç büyütmedi, çocuksu o duygular
Hadi dön mabedine, sakla yüzünü Kambur!
Senin yüzün çirkinse, onlarýn kalbi hep ur
Soner Çaðatay 20.10.2010
Kelimeler:
Musâvi: Eþit
Maral: Ceylan
Masmavi denizler’den katým: Mavi mürekkepler
Âsân: Kolay
Süreyyâ: Ülker yýldýzý... altý veya yedi yýldýzdan oluþan yýldýz kümesi ki; ikiþer ikiþer karþýlýklý dururlar ve Ayýn geçtiði yerlere yakýn görünürler... Gerdanlýða benzemesinden astronomide "Ikd-ý Süreyya" tabir edilir
Ârâm: Huzur
Müjgân: Kirpik
Âþiyân: Yuvan
Bes! bes: Yeter Yeter
Hemîþe: Devamlý, sürekli
Metrûk: Terkedilmiþ
Guftegû: Konuþma, Sohbet
Makes: Yanký
AÇIKLAMA:
Nostradamus: 14 Aralýk 1503 yýlýnda Fransa’nýn güneyinde Saint Remy de Provence kasabasýnda dünyaya gelen, Michel de Nostredame, "Nostradamus" adýyla anýldý. Geleceði görme yeteneði büyükbabalarý Jehan de Saint Remy ve Pierre de Nostredame tarafýndan desteklenen Nostradamus, 1522’de týp okumaya gittiði Montpellier Üniversitesi’nden üç yýllýk eðitimden sonra mezun olarak baþarýlý bir doktorluk kariyeri yaptý.
Nostradamus 1556 yýlýnda kehanetlerini merak eden Kraliçe Catherine de Medici’nin de etkisiyle Kral II. Henry tarafýndan saraya çaðrýldý. Kralýn özel doktoru ayný zamanda sarayýn astroloðu oldu. Dörtlü mýsralar halindeki yaklaþýk bin kehaneti içeren on ciltlik "Centuries" adlý eseri, Michel de Nostradamus’un kehanetleri adýyla yayýnladý. 1566 yýlýnda 1 Temmuz gecesi, 62 yaþýnda öldü.
Nostradamus kamburu: Klisede bir papazýn emrinde çalýþan, çirkin bir insan.
Esmeralda: Kamburun âþýk olduðu güzel çingene kýz.
O kerpiç evde aþklar, yetim ve de anasýz
Kadýnsýz kalp ile ev, bu dünyada manasýz
Vurup yýkarým onu, bir balyoz darbesiyle
Yerle bir ederim ben, duvar ve kubbesiyle
Yani kalbimi sahte aþk putlarýndan temizleyip yerine mabed inþa edeceðim.
Aþk iki zýt cinsin sayesinde meydana gelir: Kadýn ve erkek. Burada kadýn aþk denen duygusal, manevi çocuðu terkedip çeker gider. Bu aþk denen çocuk, babaya (erkeðe kalýr). Ben de diyorum ki anasýz bir aþký, kadýnsýz evle kalbi ne yapayým. Bir de maddî anlamda çocuk olduktan sonra, kocaya olan aþk ölür. Kadýn sadece çocuðunu sever. Çünkü Ýbn Arabi’nin dediði gibi, kadýnýn yanlýzlýðýný bu dünyada ancak bir çocuk giderebilir. Çocukla anne arasýndaki duygu fýrtidir. Ama dýþardan birine (babaya) olan duygu fýtri deðildir. Çocuk kadýndan bir parça, ama kocasý veya sevgilisi öyle deðil. Baba ne kadar haklý da olsa kadýn çocuðunun safýndadýr. (Genellikle durum böyledir, istisnalar olabilir. Genel hükümler istisnalarýn üzerine inþa edilmez). Bu yüzden aþký, aþk olarak yaþamak isteyen ve sürdürebilenler çok azdýr. Bunu sürdürebilenlerin aþký, ilahi aþkla biter. Mecazdan hakikate sýçrama taþýdýr, mecazî aþk.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.