þu istasyonu süpüren soðuk rüzgar þu tipi, þu kükürt kokusu… git dedi bu þehir bana sokulma bir daha kaldýrýmlarýma
karnavala döndü tüm yapraklar kutsal süngülerini yüreðime sürdüler oysa efsaneydim ben bu kentte en isyansýz haliyle bir keman konçertosunun… oysa efsaneydim yürüyüp gittim… parçalanarak… her parçam ayrý bir lahitte oysa efsaneydim bu fýrtýnadan kovulmadan önce
git dedi bana, git… iliþme bir daha masumiyetime
hala aklýmda siyah gözlerin… ki… bir daha kaybolabilmek için hýrçýn bir göç karasý bulmam gerek yüreðime oysa efsaneydim duvarlardaki fresklere tutundum suçtum, suçluydum gençtim, ölümlüydüm, esaret arsýzýydým… oysa efsaneydim, bu aþktan ve kokundan kovulmadan önce…
git dedi bana, git… sus ve git… artýk yoksun ey zavallý kalbim bu tanrýsal kentin nasýrlý ellerinde…
Ali Kemal TANYILDIZ
16.11.2006
Sosyal Medyada Paylaşın:
asi şair Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.