‘Son’ kelimesi bizde olumsuz bir anlam taþýyor gibi,
Benzer bir hikaye taþýyor çocukluðumun deðirmeni,
Memleket için gerçekten ‘Son’ du, fabrikalaþmýþtýk,
Eskilerden bizde kalan deðerleri bir tarafa atmýþtýk…
Dönen taþlarýn üzerine yukarýdan buðday akýyordu,
Taþlar döndükçe arasýndaki buðday un oluyordu,
Dedem kenarda biriken unu torbalara dolduruyordu,
Sonra da hak sahibi kýþlýk erzakýný alýp götürüyordu…
Deðirmen ilkeldi belki ama benim için çok özeldi,
Orasý bütün çevresiyle rahmetli dedemin iþ yeriydi,
Dedem hem deðirmenciydi hem de iyi bir çiftçiydi,
Deðirmen döndükçe yan taraftaki tarlasýný sürerdi…
Köyden uzaktý onun bu mekaný, akan bir su yanýydý,
Yanýna ulaþmak için herkes suyun üzerinden atlardý,
Yaz da olsa serin bir mekandý orasý, suya girmezdik,
Sonrasýnda dedemin ürettiði baldan birer kaþýk yerdik…
Hiçbirini unutamam, hepsi çocukluðumun süsleriydi,
Farklý eðlenceler bilmezdim, bunlar mutluluk verirdi,
Þimdi hepsi uzaklaþtý benden, arasam da bulamýyorum,
Görmeye gittiðimde de yýkýlmýþ duvarlarý görüyorum…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.