bu yalnýzlýk yok mu
akça bir dolunay gölgesinde
dere baþýnda hýþýr hýþýr
köklerim bir arguvan türküsü
kirpiklerim yaðmur kokuyor
üstüm baþým rüzgar
çocukluðumdan kalma bilirim
bu aðlamaklý his
bu yorgun sonbahar
nerden baþlasam bilmem ki
öyle anlatýlmaz çalakalem
öyle söylenmez aðdasýz
bastýðým taþlar aðlayan su
gecelerim uðul uðul
hýnzýr çocuk uykusu
ne hüzünlü kuþlar dinledi beni
gittiðinden beri
gözlerinde türkü söndürülmüþ
bir ihtiyarýn kanatsýz sözleri gibi
yalýn..
üryan...
ah bu yalnýzlýk yok mu
taze gelin koynundan
kýna toplayan yetim kadar
içimde koyun koyuna
kandilsiz iki mezar
birine beni gömdüm
biri yalnýzlýðým kadar