Hatýrladýkça þifa, buluyor dertlerimiz.
Medine’nin gülüne salât-u selam olsun.
O’na hayran gönül’e nuru ilahi dolsun.
O bizim önderimiz, O bizim rehberimiz;
Sebebiyle, hak yoldan oluyor haberimiz.
On sekiz bin âlemin, en kýymetli beþeri;
Güzel neyimiz varsa hepsi onun eseri.
Nur’u ilk halk olunan, Rabbimizin habipi;
Þifaya layýk olan, gönüllerin tabibi!
Ýlk þefaat ilk insan, Âdem ile Havva’ya;
Hâlbuki yýllar sonra, gelecekti dünya’ya!
Her nebi müjdeledi, Ahmet (s.a.v.) gelecek! Dedi;
En son haberi ise, Ýsa Rûhullah verdi.
Ve dünyayý kapladý, kop koyu bir karanlýk;
Akla gelen ne varsa, yapýyordu insanlýk.
Bu katmer-katmer zulmü! Bir güneþ yýrtar ancak;
Emareler görüldü, O nur artýk doðacak!
Abdullah ‘tan intikal, etti de Âmine’ye;
Sevinçle ruhaniler, müjde etti anneye.
Doðumunda ortalýk, aydýnlandý bir anda;
Yýkýldý samaniler, ateþ söndü Iranda.
Güzel bir bahar günü, nisan yaðmuru gibi;
Nura gark oldu âlem, çünkü gelmiþti nebi!
Önce babadan yetim, sonra anneden öksüz;
Onun sahibi Rabbi, yetiþtirdi kusursuz.
Çocukluðu, gençliði, çabucak geldi geçti;
Hatice-tül Kübra’yý, kader ortaðý seçti.
On beþ yýl hem ticaret, hem tefekkür yýllarý;
Nur daðýnda inziva ve tezekkür yýllarý!
Yaþ kýrk oldu olgunluk, zirvelere ulaþtý;
Nur daðýnda Cibril-i eminle karþýlaþtý.
Artýk baþladý davet, önce en yakýnlardan;
Çileli bir yolculuk, zor! En zor akýnlardan!
Çekmediði eziyet, elem, keder kalmadý;
Baþý daim dik durdu, hiçbir an alçalmadý.
Önce yakýnlarýna, tekrar, tekrar anlattý;
Her bir ümmeti için, çok gözyaþý damlattý.
On üç sene Mekke de, teblið etti Kuran’ý;
Ve bir tarih yazýldý, aný içinde aný!
Ýzdýrap o hal aldý, yurdundan çýkardýlar;
Sýddýk’ý Ekber ile Medine’ye vardýlar.
Kýsa süre içinde, Yesrip Medine oldu;
Mekke de fethedildi, güçlü devlet kuruldu.
Ashap olarak gören, ona candan vuruldu;
O isyankâr gönüller, nuru ile duruldu.
Kurak çölü yeþertti, kuru dal meyve verdi;
Ham yemiþ olgunlaþtý, feyiz’i ile erdi.
Yirmi üç sene dünya, doydu merhametine;
Veda haccýnda veda, eyledi ümmetine.
Ýþ bitince gel emri, gönderildi Rabbinden;
Ashabý hüzün bastý, sarstý gayet derinden.
En büyük emaneti, Hazreti Kuran bize;
Sarýlýrsak kurtuluþ, ümidi hepimize!
Bir de güzel sünneti, býraktýðý âdeti;
Uyabilenler bulur, dareyn de saadeti.
Verilen tasarrufa melekler hayran kaldý;
Ümmeti olmak için birçok nebi yalvardý!
Þefaat ummak için, yazdýk bu kelamlarý;
Ey nebi, sen kabul et, salât-u selamlarý.
Medine’nin gülüne Salât-u Selam olsun;
Ona hayran gönül’e nuru ilahi dolsun.
Þiirdeki hatalar kusurlar bize kalsýn!
Vaki, nur ve feyiz’i, cümle okuyan alsýn…
Garibî-Salih Yýldýz……..02.03.2008
.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.