kedili / pabuçsuz veranda
bana yalnýzlýktan bahsedip durma
kan ter içinde kalem
içim
ressamýn boþ tuvali gibi
korkunç büyüktür
bana yalnýzlýktan bahsedip durma
ki o
yerçekimini altüst eden bomboþ bir yüktür
kurumuþ bir çeþme yalaðýdýr yalnýzlýk
öksüren bir ihtiyar dudaðýdýr
sinsice büyüyen incir aðacý
ve bir trenin son duraðýdýr
bana yalnýzlýktan bahsedip durma
yaz tatili baþlangýcý
silinmeden býrakýlmýþ bir okul tahtasýdýr yalnýzlýk
261 Ayhan
354 Yaðmur
gelmeyen öðrencilerin ardýndaki boþluktur...
bana yalnýzlýktan bahsedip durma
sen hiç konuþtun mu kendi kendine
çiftleþen sinekleri kýskandýðýn oldu mu hiç
ya da çay demledin mi begonvile
porselen fincanýn kýrýlan kulpudur yalnýzlýk
guguklu saate fol býrakýp
inadýna beklemektir çoðalmasýný
tutacak kimse yoktur merdiveni
aðacýn yere yakýn dallarýndan koparmaktýr kirazý
kuþlar cama vurduðunda uyanan sevinçtir yalnýzlýk
ya da kedili / pabuçsuz bir veranda
baharýn pür telaþ cemresiz gelmesidir
ve ölüvermek bir anda
Cemil KURT
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.