en yakınım en yakın arkadasım...
aylinim
en yakınım en yakın arkadasım...
doksan sekiz yýlýydý ite kaka tanýþmýþtým seninle
yýllar geçti artýk tanýdým ve tanýndým
herkesin en yakýn arkadaþý çok öenmlidir kendince
ama sen baþkasýn be Kuçim
hiç kimselerin çözemediði yarý ingilizce yarý türkçe lisanýmýz
ara sýra burnumuzdan konustuðumuz çingene lehçemiz
ah nasýl da derin bir nefes alýrýz beyoðluna girerken
fransýz kültür önü öðlen iki buluþmalarý hep sarkarken üçe beþe
olsun ben beklerim seni her günümde her gecemde
gizli bahçeye gidilir genelde balkonumuz en mahrem yerimiz
sevdik sevildik de hep bir yanýmýz öksüz kalmaya mahkumdu sanki
ayný anda þerefsiz diyebiliriz biri için
ayný anda çok sever bakýþlarýndan etkileniriz çoðu yabancýnýn
kemancýda zýpladýðýmýz günler de oldu sonu çorbayla biten gecelerde
golden kokoreç tanýr bizi mideye veyahut patates ile
ne güzeldir selam vererek yürümek perada
ve benim yolum hep köþedeki börekçi de sen hamburger delisi
ben nisan doðumluyum sen þubata kalmýþsýn
benzemeyiz pek bu yüzden ve birçok yüzden
ama gözüme bakýnca anlarsýn adý ne dersin
ben sesinin tonundan anlayýp bütün iþlerime çelme takýp
bulurum çengelköyde evinin yolunu
ve hala meraktasýn bu yýl ki doðum günü sürprizinle alakalý
sevgilinle ki canýmdýr o benim
beraber yaptýðýmýz plan asla çýnlamayacak kulaklarýnda...
kuçii derim anlarsýn annemden yana kalbimin kýrýldýðýný
kuçii dersin anlarým canýn neye sýkkýn ne içmek istiyorsun
o yüzden sipariþleri verirken ben ses etmem sen kahve dersin 2 tane
soðuktur hava burnumuz kýzarmýþtýr çay deyiveririm biri açýk iki tane
sevmeyiz yalaný kendimize dahi söylemeyiz
ve elbet birgün buluruz o eve çýkmanýn yolu hayalin içinde boðuluruz
ki hayal basittir amaç aksam eve gidip makarna piþirip haftasonu bozcaadaya gitmektir
ama o makarna çoðu zaman boðazýmýzda düðümlenir
gözünün yaþý beni depresyona sokuyorsa
gülümsemen gamzelerime sebep oluyorsa
ah çok özlüyorsam seni allahýn her günü
ve birgün sensiz kalmayacaðýma senin adýn kadar eminsem
tüm tarihimi sende sorguya çekip
seninkini bende temize çekebiliyorsam
liman diyorsam ve sen bana limantolojiden bir þiir mýrýldanýyorsan
özellikle tayfun polat sevdiðimi bilerek
emin diyorsam mendil uzattýðýnda
evlenmiþ dememe gerek kalmadan boþver diyorsan
senin yasak aþkýný ben bile kazýdýysam dilimden
enrico dediðinde yüzündeki ifadeye bayýlýyorsam
saç resngini oje rengini parfümünü herkesden çok ben biliyorsam
kuçi ne anlama gelir ikimizde bilmiyorsak
ve kuçi kuçi kuçi kuçi dediðimizde bu aþýk olduk demekse
daha çok yol var gidilecek
görülecek çok ülke var
varsa bir derdin benden gizli tut elimi hatta
baþýný koy dizlerime annen olur okþarým saçýný
sen olurum bir yerden sonra gördüðün görüntü
sevdiðin þarký diline dolanan þarký
istanbul olurum beyoðlu olurum
aynaya bakarsýn ben olursun
ben aynaya bakar kuçi derim kendime sarýlýrken en zor rüyalarýmda
bilki sana sarýlýrým sadece senin omzunda aðlarým
ve ne zaman içime aksa gözyaþlarým bunu taaa karþý yakadan sen bilirsin
ve tam bu anda sevdiðimiz parçalardan birini çalar kahkaha atarsýn
aklýn hala ne yazýyor olduðumda..
’’içim ürperiyor ya evde yoksan’’
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.