Bana felsefe anlatma çocuk
Yýkýlýr þehir... entel takýmý dolaþýr mor çiçekli sokaklarda
Kýr tavþaný Milano uþaðý sarhoþ
Marka eldivenler marka kravatlar köþelerde
Dudaklarým maraz doðurur
Bana derdimi anlatma çocuk.
Defteri dürülmüþ, posasý cýkmýþ cacýklarýn
Bölünmemiþ bir ekmeðin arkasýnda günlerce koþan adam
Ahkâm kesen kuþe kâðýdýnýn içinde
Güvercin boklarý düþ kurarken
Bana kaybettiðimi anlatma .
Sinir uçlarý kesilmiþ, düþünmekten derbeder dedikleri sýkýlmýþ
Bok pöçükleri gülüþürken
Bana hayal kurma yarýn diye bir þey yok
Anratikada buz daðlarý eriyor
Sen üþüyorsun çocuk....
Karný tok yol ortasýnda dudak dudaða öpüþürken
Ekmek tasmasý boynuna geçirilen zýndýk
Dilenci laðýmdan su içerken, tatlý suda yüzen balýklar
Henüz daha hayat felsefesini yaþamamýþlar
Bana felsefe anlatma çocuk.
Diþliler gacýr gucur ederken, diþ bileyen yýlanýn þeytani gülüþleri...
Hayatýnda hiç gülmemiþ
Aforoz tahtasýna çizik çizen adam gibi
Bana kimliðini söyleme, ben kertenkele sürüngen
Bana krallarýn aþkýný anlatma çocuk.
Mezarlýðýn en güzel yeri gül deðil, diken
Farkýmýz var anlaþýlan, mermerler gülümsemiyor
Teraziler gümüþ ve altýn’ý tartarken
Gülümseme çocuk.
Ayný tohumun derbederleri güneþi emzirir, yandýðýný asla bilmez..
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.