Böyle deli dolu özledikçe seni
Canýmýn içi
Bir baþka çöküyor gökkubbe üzerime
Çehren kadar kalabalýk olsa da
Sokak lambalarý
Caddelerde aydýnlanmýyor
Ruhum gibi
Dakikalarý bindiriyorum yelkovanýn sýrtýna
Akrebin ayaklarý felçli
Nasýl özledim bilsen
Canýmýn içi
Taþ duvarlar inliyor
Duydukça iç sesimi
Böyle zehir zemberek özledikçe seni
Canýmýn içi
Bir baþka aðýrlaþýyor puslu havalar
Kaldýrýlmýyor þuursuzca arþýnladýðým kaldýrým taþlarý
Kaç bin deniz mili öteden
Gözlerimi kesiyor kirpiðinin her teli
Býçak gibi
Eðme kirpiklerini
Canýmýn içi
Yüzümde filiz veriyor
Kan çiçekleri
Böyle fütursuzca özledikçe seni
Canýmýn içi
Bir baþka dolanýyor ayaklarýma mesafeler
Virgülün beli kamburlaþtýðýndan beri
Taþýyamaz oldu hantal cümleleri
Ne ayak var ne uyak
Öyle yalýn duygular ýrmak misali
Göndere çekiyorum ismini
Evrensel flama gibi
Düþürme yüzünü
Canýmýn içi
Ellerimde kelepçe
Prangalýyorum puslu geçmiþi
Bekle
Canýmýn içi
Rukiye Küçük
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.