çapkýn bakýþlarýna hayat denen sürüngenin takýlý örüyorum aðlarýmý
incecik narin baðlarým bir örüp bir koparýyorum
örseledikçe aklýmý dokuz doðuyor kalbim acýmasýzca
sille tokat yerlerde bebek umutlarým salya sümük yüreðim
kanadýkça yaralarýmý sarmak yerine deþiyorum hunharca
hesap soracak biliyorum vakti erince akan her damla
bile bile sokak aralarýnda kovalamaca oynuyor içimin çocuklarý
kimi körebe diyor adýna ki yakalayan neþeli
kimi kaçmaktan nefes nefese öfkeli
yordukça yoruyorum zihnimi olur olmazlara
biliyorum oda hesap soracak vakti erince hemde en acýmasýzdan
helak olmuþ yamuk yorgun akrep sayfalarý zaten yok ki takvimin
bir sigara en zehirlisinden derinden derine
dudaklar soracak hesap vakti gelince
piþmaným desem kaç vakit eza ettim ruhuma hemde boþuna
keþke kýraydým yüreðimi aklýmý kýrdýðým gibi üç vakit önce
alazlanmýþ zavallý pekilerim üzgünüm keþkelerim
her bir duygumdan çok geç olmadan özür dilerim...