kýrýk aynanýn önünde aksime bakýyorum
zifiri menekþeler uçuþuyor havaya
uzanmýþ kumsala mor yüzün yansýmasý
kokusu geliyor uzaktan ihanetlerin
oysa ölmek üzereydi yüreði
bilmesede ellerimdi hayat baðý
öfkeyle üzüntüsünden kýrýldý aynasý
halbuki eli bile deymedi camlara
uçuyor bak menekþeler
siyah olsa renkleri ne çýkar
kelebekler rengarenk de ne karlarý var
kesilince etin kan kýrmýzýmý akar
dilleri ayrý oynaþýr hayatla
ayaklarý baþka seslere yaslanmýþ
gözleri hala o masumu arar
varmýki zifirde masumane akide tadý
koy gideyim yüreðim
buralar bana göre deðil
çok siyah var çok gölge
ezberlemiþ yalaný yavanlarý
menekþesinin rengine zifir bulanmýþ
kelebekler rengarenk uçarmýþ
dilinden bal özünden agu akarmýþ
ne varsa aslýnda yalanmýþ...