Postallarım...Aşkım...Ruhum...
yürüyorum...
postallarýmýn birbirine deðdikçe hýþýrdayan o sert sesi,
yol boyu düþüncelerimin yanýnda hep eþlikçi..,
düþüncelerim boþlukta...
boþluk anlamýný buluyor postal hýþýrtýsýnda..
Durmayan yürüyen bedenim,
ruhumu hapseden bir hikayenin muhalifi sanki..
Ruhum ; tanrýlarýna karþý çýkmýþ bir mitolojik kahraman kadar anarþist!
..ve bir osmanlý padiþahýnýn cariyesi kadar köle bu hikayede..
Yunan adalarýnda anason kokulu bir aðaç....
deðiþken..hep deðiþken...
üç tarafý suyla çevrili bir adada sürgün bir ruh!
Kilitlerini adaya,
Adanýn en belirsiz aðacýnýn dibine gömmüþ bir kadýn!
þimdi o aðacý söküp atmak,
gövdesinden sal yapýp kaçmak isteyen bir gövde..
ruhunu o mezarda býrakmadan gidemeyen bir kadýn gövdesi!
Her hikayenin acýlý tarafýný gören insanlar gibi..
Denizin ortasýnda,
O aðacýn gövdesinden yapýlma salla,
okyanusun ortasýnda,yapayalnýz tek bir gövde..
Bedeni gitgide incelen..
Ruhu ise belli olmayan?
Azalan..
Çoðalan..
Çoðaldýkça güçlenip, azaldýkça özleyen bir insan..
kendi ruhunun þikayetleriyle baþa çýkamayan bedeni içinde;
okyanusun ortasýnda, bir salýn üstünde..
nereye gittiðini bilmiyor...
iyi olmak istiyor..
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.