Bir, gurbet kuþu olsam
Açý versem kanatlarýmý
Sarýlsam gözlerimdeki mavi dünyana
Takýlsam peþine, ýslansam yaðmurlarla
Ve düþsem özlemlerimle ta oralara
Sarmalasam seni ruhumdaki gibi,
Fýrtýnalarý yok eylesem, gelsem koynuna
Huzur dolarak…
Çeksem, çeksen nefesini, nefesime vererek
Volkanlarý yaksam sýkýþan köþelerde
Vursam kalbime hasret naðmelerinden
Dökülsem topraðýmdan þehrine
Yok olsam bilindiðim yerlere
Hayat verip sana, ben gitsem uzaklara
Ben yare doysam, yarda bana
Zevk alarak…
Ateþleri yakýp, kýþlarý viran etsem
Güller açsam yarin koynunda
Arta kalsýn zaman
Kývýrcýk saçlarý okþasýn yüreðinde ellerim
Virane gönle düþerken sýðýntý mantýklar
Özgürlüðe vararak…
Kelepçeler çözülür dillerde
Derin koylarda þendir yatan
Demir alýr ufuklar, þafaklarsa yakýn
Seher vakti düþer elleri ellerime
Gül koyduðum penceremde
Mis kokarak…
Ey Zührem! bak; sana yakýn mehtap
Hilalim kaþlarýnsa, gönlündür güneþim
Yar derim Zührem, sensin benim eþim
Son olarak…
‘’’Her eþ; gönle doðan bir yýldýz gibidir, hayat yýldýzlarla süslenir.’’’
04-06-2009 Hayrettin