Kabuk değiştiriyor İstanbul...
Bu bir kayboluþ hikayesidir...
(Kayboluþ sahnesinin ilk perdesi)
Avrupai tarzýn hüküm sürdüðü bir dönemin
uðultusu var Ýstanbulda...
unutulmaya yüz tutmuþ bir dilin,
son sözleri var kulaklarda...
geriye kalanlarýn anlamsýzlýðý içinde...
(kayboluþ sahnesinin ikinci ve son perdesi)
Zeybekler,türküler,oyun havalarý yok düðün derneklerde
ramazan eðlenceleri de silinmiþ tarihten
takvimler bir þeyler hatýrlatýrcasýna 2009’ u gösteriyor...
nafile...
ölüm pusu kurmuþ,
dantel oyasý gibi iþlenmiþ zihinlere...
öylece susmuþ, bekliyor yalnýzca...
kýz kulesi direnmeye çalýþýyor
ve daha bir çok hayat beraberinde...
Ýstanbul, varlýðýn içinde bir yokluk...
her nefes alýþýnda
bir kez daha tükeniyor, soluk soluk...
kabuk deðiþtiriyor Ýstanbul...
önce insanlar, sonra tesirli yaþanmýþlýklar kayboluyor...
her köþesinde ayrý bir yorgunluk
derken yeditepe yitip gidiyor, oluk oluk...
Sosyal Medyada Paylaşın:
SiNeM KARAKÜTÜK Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.