KANDAHAR DAĞLARI'NDA LÂLELER AÇAR
" Kuzey Afganistan’ýn kahraman Türk evlatlarýndan
AZAD BEG KERÝMÝ’nin aziz hâtýrasýna" Ýnsanca çýrpýnýþlar alýnmadý kaale,
Düþ kýnýndan sýyrýldý, döndük gerçek melâle...
Güzelliðin ölümle kaynaþtýðý noktada,
Kývýlcým arka çýktý çarmýhtaki hilâle...
Devâsa engelleri aþarak nice yiðit,
Menzili cem ettiler þuurdan bir kemâle...
Vahiyden algýlamak ancak nebilere has,
Ýdrak nasýl eriþsin, ilhamdaki Cemal’e ?..!
Aslýnda her vasfýyla kollar bizi Yaradan,
Hakikati boðdurtmaz bin bir baþlý hâyâle...
Batýþýn hududu var, dibe vuran yükselir,
Ancak önlem de gerek mükerrer bir zevâle...
Uzunca bekleyiþler, artsa da kördöðüþler,
Kargaþadan âhenge çavgunur bir þelâle...
Kandahar Daðlarý’nda baþlar yeni bir doðuþ,
Azad Beg’ler düþse de ruhsat yok izmihlâle...
Zulûmden kurtuluþa diyet can vergisidir,
Batur-alp sinelerde volkana döner lâle...
YUSUF BÝLGE * Yukarýdaki resim AZAD BEG KERÝMÝ’ye aittir. 27 Mayýs 1997’de þüpheli bir helikopter kazasýnda þehit düþtü. Kendisi hakkýnda fikir sahibi olmak isteyen dostlar için 1988’de ANKARA TÜRK OCAÐInda yaptýðý konuþmayý affýnýza sýðýnarak aþaðýya aldým.
AFGANÝSTAN KUZEY VÝLAYETLERÝ ÝSLAM BÝRLÝÐÝ BAÞBUÐU AZAD BEG KERÝMÝ’NÝN (1957-27 MAYIS 1997) ANKARA TÜRK OCAKLARINDA YAPTIÐI KONUÞMA...
"(Hamdele ve Salveleden sonra) Bismillahirrahmanirrahim”
Ben Azad Beg; Afganistan’ýn kuzey bölgelerinde yani Güney Türkistan’da yaþayan 5,5 milyon Türklerin temsilcisi olarak Türkiye’ye geldim. Bizim bölgelerimiz olan Kuzey Afganistan Türkistan bölgesinde Türk soylu 150.000 mücahidimiz var. Bu 150.000 Türk mücahidimiz bizim teþkilatýmýz dýþýndaki 3 ayrý hizbe daðýlmýþ durumdadýr, 4 hizib olan benim komutamdaki bölükte ise 41.600-41.700 Türk mücahidi vardýr. Diðer 3 hiziblerde olduðunu bildirdiðim Türk kardeþlerimiz silah yardýmý, diðer yardýmlar ve silah almak maksadýyla bizden ayrýlmýþlardýr. ( Aramýzda herhangi siyasi ayrýlýk sözkonusu deðildir. )
Geçtiðimiz ay Cenevre’de Pakistan ve Afganistan’ýn kukla Öküzün Necibi (Necib-i Gav) yönetimi arasýnda imzalanan protokol uygulansa bile cihadýmýz bitmeyecektir. Niçin bitmeyeceðini sizlere anlatmak istiyorum: Mücadelemizi niçin sürdüreceðimizi anlatmam için þu meseleyi iyi anlamanýz lazýmdýr: Ýþgale kadar Afganistan’da her türlü yetki ve hak Peþtunlar’da toplanmýþtý.
Ýslam’da, Ýslam hukukunda , þeriatta þu hiçbir zaman söz konusu deðildir ki her türlü yetki ve hak sadece bir kavimde toplansýn, diðer kavimler kul-köle olsun; bu diðer kavimler o tek kavme tabi olsun, böyle bir adaletsizlik Ýslam’da yoktur. Hz.Peygamber (S.A.V.) Arab idi ve Ýslamiyet ilkin Arablarýn arasýnda yayýldý. Ancak tarihde Ýslam için çarpýþan, vuruþan ve Allah yolunda büyük mücadeleler veren kavim Türklerdir. Yine tarihe bakarsak çeþitli Ýslam topluluklarýnýn, müslüman kavimlerin Ýslam’a þöyle-böyle hiyanet ettiðini görürüz, ancak Türklerdir ki Ýslam’a hiçbir þekilde ihanet etmemiþlerdir.
Þu da bir tarihi gerçektir ki bizler Türkistan’da esir olduk. Ruslar, Çinliler, Peþtunlarýn elinde esir kaldýk. Tarihimiz, Türkistan tarihi 200 yýldan beri kararmýþtýr ve biz Türkistanlýlar çok kötü devirleri de yaþadýk. Halen devam etmekte olan cihadýmýz Türkler için, Türk milleti için, Afganistan’daki, Sovyetler Birliði’ndeki, Çin’deki Türkler için Allah Teala’nýn lütfettiði bir nimettir, kutlu vakittir.
Allah bize bu kutlu vakti verdiðinden beri, yani 9 yýldýr biz silahlarýmýzý elimize aldýk ve bu sayededir ki biz bu 9 yýl içinde istiklali tanýdýk, hürriyeti gördük. Cenevre Protokolü’nden sonra Afganistan’da yeni bir yönetim (koalisyon veya mücahid hiziplerin kuracaðý bir hükümet) Afganistan’ýn kuzeyinde mevcut olan 5,5 milyon Güney Türkistan’lýya ne gibi haklar verecektir? Bu sorunun mutlaka cevabý verilmelidir.
Ancak gerek komünistler yer alsýn veya gerekse komünistler dýþarda kalsýn kurulacak koalisyon hükümetlerinin bizim Türklerimiz’e hiçbir hak verme niyetinde olmadýðý anlaþýlmaktadýr.
Benim komutamdaki Türkistanlý mücahidler þu soruyu ýsrarla sormaktadýrlar "Azad Beg 9 yýldan beri biz istiklali gördük, Ruslarla kafirlerle vuruþtuk, þimdi biz ne yapalým, nasýl davranalým; bu pazarlýklarý yapanlar bizim haklarýmýzý verecekler mi, vermeyecekler mi?"
Bunu, bu önemli suali anlayabilmeniz için þunu bilmeniz lazým ki, Afganistan’da bize yýllarca öðrenim, öðretim hakký vermediler, Resmi dil ise Peþtun diliydi. Türklerimiz Peþtun dilini bilmediðinden resmi görevler de verilmemiþtir. Ýþte bu yüzden benim mücahid kardeþlerim bu soruyu bana haklý olarak sormaktadýrlar. Yani bir baþka deyiþle, "Biz kul olarak mý kalacaðýz, yoksa batur bir millet olarak mý haysiyetimizle yaþayacaðýz?" sorusunu sormaktayýz.
Þimdi bunlarý size niye anlatýyorum? Ben ve diðer Türkistanlý kardeþlerimiz niçin Türkiye’ye geldik, niye Arabistan’a Frengistan’a gitmedikte buraya geldik? Þunun için geldik: Bugün dünyadaki Türklerin müstakil bir tek devleri vardýr ki o da iþte bu Türkiye’dir, onun için buraya geldik. Bu sebeple Türkiye’den çok büyük ümitlerimiz vardýr.
Bir baþka deyimle bu ümidimiz sebebiyle Türkiye’ye geldik. Elhamdülillah Türkiye’de önemli temaslarda bulunduk, ümitlerimiz daha da fazlalaþtý. Bu temaslarýmýz bizde þu duyguyu da uyandýrdý ki, cihadýmýz netice verecektir.
Ýnþaallah siz biliyorsunuz ki Kuzey Afganistan’da Türkler var, sýnýr komþumuz Rustur, Türklerin eski düþmaný Rus ve Türklüðün yeni düþmaný Rus! Rus ve baþka düþmanlarýmýzýn Türk Milletini katliama uðratacaðýndan endiþeliyiz.
Bu cihadýmýzdan sonra, Cenevre Protokolundan sonra 1-2 yýl içinde Kuzey Afganistan’daki Türklerin Ruslar ve iþbirlikçileri tarafýndan topyekün katledilmesinden endiþe duymaktayýz. Ýnþaallah ve Allah Teala yardým ederse, ve arkamýzda Türkiye olursa, Türkiye’deki Türkler yardým elini uzatsalar biz güzel, yahþi neticeler alacaðýz; yahþi, güzel günler göreceðiz.
Ýnþaallah baþka esir Türk’lerde istiklale kavuþacaklardýr. Baþka ülkelerdeki Bulgarya’daki, Doðu Türkistan’daki, Batý Türkistan’daki, Ýran’daki esir Türkler de hürriyetlerine kavuþurlar.
Bizim bu diðer esir kardeþlerimizden farkýmýz bizim elimizde silah oluþudur. Onlarýn kolunda silah yok, bizim kolumuzda silahýmýz var ve istiklal davamýz hallolmadan silahlarýmýzý yer üstüne býrakmayacaðýz, koldan düþürmeyeceðiz Ýnþaallah.
Sizlere daha fazlasýný söylemeði lüzumsuz görüyorum. Bizlere gösterdiðiniz ilgi için teþekkür ediyorum. Ýnþaallah tarih, özellikle Ýslam tarihi bizlerden razý olur.
Yaþasýn ÝSLAM!
Yaþasýn ÝSLAM’ýn ordusu T Ü R K L E R !...”
Kaynak : Yeni Düþünce, Mayýs 1988; Türkiye Türkçesi’ne Aktaran : Oðuz Karaçay
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.