Güzel bahar sabahý, ortalýk sakin sessiz!
Karacaahmet yorgun, vakur, heybetli, eþsiz!
Serviler uzanmýþlar, bir uçlarý cennette;
Þuh Bülbül nameleri, gönülleri ziynette!
Çok güzel kervan saray, dinleniyor yolcular;
Her þey kavi kaçýþ yok, baþlarýnda kolcular.
Topraklar sarmalamýþ, “herkes memnun yerinden”;
Uzanmýþ yatýyorlar, “dönen yok seferinden”.
Niþanlarý iki taþ, zamanla o da kayýp;
Bekleþiyorlar mahzun, her geçen günü sayýp.
Aða, bey, uþak ayný, örtüler bez parçasý,
Ne kavga ne gürültü, görmeyiz açýkçasý.
Akýn-akýn ziyaret, ediyor bîçareler;
Meçhul âlem korkusu, onlarý da yareler.
Ey yaþlý çýnar söyle, söyle Karacaahmet;
Uçsuz bucaksýz böyle, nerden geliyor Rahmet.
Kimler yok ki sinende, ah bir mülaki olsam;
Ben de iman kuranla, denî yerden ayrýlsam.
Ve o gün bizi de al, bizi de al koynuna;
Kurtuluþa erelim sarýlalým boynuna.
Bu durakta bekleyen, çok mu çok þanslý erler;
Fatiha’lar geldikçe mest olur sevinirler.
Pýrýl-pýrýl âlimler, uðrar hediye verir;
Garibi sen gayret et, günahýn her dem erir.
Allah’ým bizi koru, zincirli kuyulardan;
Çek çýkar selamete, karanlýk kuytulardan.
Garibi-Salih Yýldýz…….25.05.2009
.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.