hoşçakalın iki gözüm
size yarenliğim,yatsı olanadekti
yatsı oldu ve zamanın şamdanına diktiğimiz
gök kuşağı rengindeki mumun
titrek alevi söndü
bu yorgun şaire yol göründü
şimdi gitmek zorundayım,ama gitmeden önce
iki çift lafım var size
oturup göz yuvalarıma,dinleyin hele
şuursuz bir dünyanın
görünmez kapılarını aralarken ardı sıra
arkanızda kapadığınız kapılara,çok dikkat edin
ki o kapılar,ruhlarınızın üzerine çekilirse
yüreğinizin ebedi esareti başlar
taze gözvdelerinizde...
ah canımın yongası sağ gözüm
benim için sen
ceketimin cebinde taşıdığım,yeşil bir taştın
aklımdan geçmezdi seni yabana atmak/ama
gecenin cilvesi ki,mumun ışığı söndü artık
seni,karanlık bir gecenin şafağında
gücümün yettiği kadar,batıya fırlatıyorum
ne yurdun yurdum olur gayri
ne de yurdum yurdun
lakin,sen yine de gittiğin yere
benden bir şeyler götür
götür ki yitik bir emeğin
sürgün diyarlarda yeşerdiğini bileyim...
ah dilimin prangası sol gözüm
senin adına çektiğim sürmeleri
kendi adıma çekseydim eğer
tek gözlü kalmayacaktım belki de
belki de,cebimdeki son sigarayı
hiç yakmayacaktım,ama ne’ylersin
ne’ylersin ki,mum ışık vermiyor artık
ne kadar çatsam da sana kaşımı
ya da ne kadar diksem de,üzerine bakışımı
diline taktığın süngüyle bakıyorsun bana
varsın böyle olsun sol gözüm
varsın siyahın,giderken içimde yara kalsın
varsın elvedan olmadan bile
bu sarhoş gönlüm teselli bulsun
seni sağ gözüm kadar uzağa fırlatmıyorum
yönün batı da değil
senin yönün İskender’in yönü gibi
senin yönün doğu,benim yönüm gibi
bilmeden ortak olduğun adımlarıma
bıraktığın gölgenle devam edeceğim yoluma
kahrolası bir gecede
kahrolası dilimdeki,o iki heceyle
ve sana ait,kahrolası asırlık bir bilmeceyle
sana gelen yollardan çıkıp
İskender’in vardığı yere gideceğim
gideceğim çünkü;sana
haydi şiirsiz bir hayatın satırları olup
yaşamın sayfalarına dolalım,dersem
ardımdan sayacağın küfürlerin
hesabını edemiyorum,ve diyorum ki
sol cebime koyduğum,son gönül hızmamı
sen istemesen de
sen bilmesen de,sana veriyorum
bir ayrılık hediyesi olarak
adına yazdığım bu son şiirle beraber
bir korsan peçesi atıyorum üzerine
belki de, seni bende
ebedi karanlığa mahkum ediyorum ama
hiç değilse sana,şerefli bir hatıra
ve onurlu bir delikanlı bırakıyorum...
ve,şimdi gidiyorum,iki gözüm
yanıma sizden emanet
tek bir şeyi alarak hem de
kokladıkça açan gülleri,baharda
ve uykusuz kaldıkça kara gecelerde
hatırlayacağım sizi,bu kör halimle...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.