iki mevsim nedir ki
bir ömür de
bir ilk bir de son olsa yazgýsýnda
ortasýnda hep yaz, hep alev
kenarlarýnda ayaza vurgun
kýþlar...
acýnýn güneþinde aðarmakta
duygular
hayalim de ne varsa..
beldesi öksüz çocukluðuma
v/atan bir yürek
için de kalan ne varsa uçurumdan
atýlmýþ izbe
kalýntýlar...
bir sürü yalandan bozma
ölü mevsim düzmeceleri hikayemdir artýk
seni bitirdiðim
kendi bitiþime asýlý
kömür gözlerine karanlýðýn resmini astýðým
kasým cicekleri solgunluðunda
kokusu s/on bahar döküntüleri
ayak altýna serili gazelden
sözcük
süprüntülerinde (sen…)
düþ gezintilerinde elinden tuttuðum
hayal/sin
simdi bir þömine içinde alev alev
yanmakta
kadýn sureti
ve sen izlenmektesin garp cephesinden
zýrhý aþk
yüreði aþk,
prangalar dar geliyor doldukça
gözlerine
özlemin katreden birikme ateþi…
„simdi senin kentine yaðmur yaðýyor
koca bir þehir aðlýyorsa benimle“
külü mü kalýr
yoksa izleri mi yýkanýr senden kalan
son deminde ecel artýðý acýlarýn
yürekte
YILDIZ