Ne zaman gökyüzünde kayan bir yýldýz görsem
Yalazlanýr kül kömür, can tütsü hâtýralar;
Doyumsuz sezgilerin tez-mecal iþlemcisi
Gönlümdeki süveyda perdesini aralar;
Bak, hâlâ terütaze kanamakta yaralar !..
Meðer son siteminmiþ gözlerindeki hüzün;
O gün, bu gün lezzet yok yarým pay elmalarda;
Dikenli bayýrlarda týð teber kalmalarda,
Okþar da saçlarýmý bir gizli el, sorarým :
- Sorgusuz, mahþere dek tütecek mi buharým ?..
Alýr baþýný gider kavrukluðunda rüzgâr,
Ýçim içime sýðmaz, dert ortaðý ararým...
Bir an susar esinler, sonu yar yokuþlarda
Keþkeler ayak sürür kývrýlýp, bükülerek
Ve yeniden toplamak mâziyi bakýþlarda
Ýmkânsýzdýr bilirim, vazgeçerim gülerek...
Yorgun, biraz üþümüþ eve dönüþlerimde,
Ýzimi süre gelir o hoyrat özleyiþler;
Aldan beyaza doðru kiraz çaðrýþýmlarý,
Nice dile gelmeyen sevdâ yüklü deyiþler;
Çiçek dolu masamýn duygu karýþýmlarý...
Gelincikler, sümbüller, karanfiller, ýtýrlar
Ve gönül sayfasýnda nokta nokta satýrlar......
Yazýlsa da kim okur bu si mge naz öyküyü ?!
Belki bir benzerini yaþayanlar hatýrlar...
Geçti, gelmez bir daha fýrsatýn altýn çaðý,
Çaðla döken bademler koruk düþ dalda kaldý;
Þimdi þarkýlar hüzzam, çiçeklerim de solgun,
Yüreðim isyanlarda, gözlerim yolda kaldý !..
YUSUF BÝLGE