eski þehirler ve tükenen yokuþlar kalmýþ geride
bir duvar yükseliyor þimdi arada
örgüsü su olup akar gibi cennet çeþmelerinde
cennet çeþmelerinde su olup akar gibi
susuzluðun her deminde
dudaklar kurumuþ
sonsuzluðun gündüzü uzayýp gidiyor
gözler yorgun düþmüþ
zihinler bulanmýþ
sineye çekilmiþ bir ihanet gibi durur bazen bakýþlar
üstü açýk, kývrýlýp uykuya dalmýþ
ve sýrtýna kar yaðmýþ gibi durur günahlar
örtülmek, sýðýnmak isterler
ama nereye gitseler
hangi kapýyý çalsalar da sýðýnamazlar
el ayak kaçmak ister o bedenden
göz baþka bir oyuða yerleþmek
kalp göðüs kafesinden firari atarken
akýl bir baþýn içinde olmaktan azat edilmek ister
günaha girmek bir anlýk karar
bir an için þaþalý bir parýltý
bir ayak çelmelik tatlý söz
güler yüze kanýverir insan
gerisi kahreder iþte
gerisi mahþer
piþmanlýk insanýn yakasýný öyle kolayca salývermez de hem
gölgesi olur her nefesinin
günahkarlar bilir
öyle rahat edemezler günahýn ardýndan
en masum anlarýný ararlar ama
çocukluðun kapýsý önünde paspas olsalar da arýnamazlar
gerçek bir günahýn affýný bilmek neyi halleder
kendini affedemeyen bir suçluyu hangi ceza rahatlatýr
azap vicdanýn hükmüne boyun bükmüþken
neresi güzel günah iþlemenin
ama güzel geliyor iþte
çünkü daha güzelini ne görmüþ
ne düþlemiþ insan
güzele kapýlmak, insanýn mayasýnda var
günah çirkin görünmüyor ki insanýn gözüne
öyle tatlý
öyle vazgeçilmez ki, sürüklüyor peþinden
sonrasý yok ki zaten günahýn
sadece öncesi var ve bir yýðýn bahanesi
sonunda tövbe ediyorum
Ýlk cüretim için
günahýma ilk teþebbüs ettiðim anki imaným için
iþte tam da dünyanýn içindeyim
þimdi, þuracýkta aþkýn sözünü edememiþsem, yanamamýþsam
cehennem bu eksiði tamamlamak için yarýn orada olacak
olmasý gerektiði gibi
ama cennet de öyle olacak, olmasý gerektiði yerde
öylece duracak
masumiyet ne kadar geniþ duruyor gözde.
Ýçinde huzur dolu, ferah bir ev gibi
cývýl cývýl çocuk sevinci gibi
bahar gibi
yeni adým atmýþ gibi
ilk cümleyi kurmuþ gibi
fýrýndan yeni çýkmýþ taptaze ekmek gibi…
bir günaha tövbe etmek mi,
o günaha hiç girmemek mi
hangisi bu bütünün daha çok parçasý
cennetin varlýðý günahsýzlýðýn mý,
yoksa tövbenin bir sonucu mu
yahut hatasýz kul olmaz dedikten sonra
elde var cehennem mi
en doðrusu hangisi
huzur, dalgasýz denizlere benzer hep
selamý verilmiþ bir sabah namazý gibi
sonsuz bir dinginliðe yaslanýr yürek
kiminin tövbe ederken döktüðü gözyaþý deðerlidir
kimi geçmiþine baka baka bulur yolunu
kimi geleceðine tutunarak yol alýr
kimi bir günahtan sonra durulur
kimi sevapla baþlar ama erkenden yorulur
ademin kaderidir nihayet kaderimiz
önce yasak meyveyi yeriz,
sonra tövbe ederiz
hayalin gücü
zamanýn baþladýðý yerden alsa bizi
sýrat köprüsünden geçmeye kalksak
ve bazen yansak ateþlerde,
bazen cennette uyansak
hayal ya,
bazen de arafta kalsak...
o müthiþ gücü bir de böyle kullansak
dönsek dünyaya sonra, bambaþka olsak
bilmem,
belki peygamber aþkýndan bir kývýlcým sýçrar kalbimize
bilmem,
belki ademi kupkuru bir topraktan ayýran ruhu yakalarýz ellerimizle
þeytan kim ki
nefis ne ki
aþký bulana
o yücelere gönül vermiþlere yol vermeyen kalýr mý
bu dünyada yanmýþlarý cehennem hiç alýr mý
adým Ýnsan
yeri gelir insan olduðumu hatýrlamam
çok günahým var, kabul ediyorum,
tamam
Tevvab ve Rahim diye adýn var…
ben Sensiz sadece acýdan ibaretim
ayrýlýk acýsýndan ibaret.
Seninle sonsuz bir yolculuðun ilk adýmlarýný attým dünyada
yolumu yolundan ayýrmam hata
tek bir þey için var bunca kainat
aþkýna kul köle olamayýp da
gözümü izinden ayýrmam hata
redfer