MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

UNUTULAN AŞK -KIRMIZI ARABA
SİNAN İNCEL

UNUTULAN AŞK -KIRMIZI ARABA


ALÝ geçirdiði bir kazadan sonra hayatýnýn belkide en önemli 1 senelik bölümünü unutuyor. Ve bu 1 senelik boþluðun soru iþaretini aklýnda hep tutarken, o kazadan yýllar sonra kaybettiði en yakýn arkadaþý Murat ile kendisine ait olan anýlarý yad etmek isteyip yazdýgý günlüklere geri döndüðünde o günlüklerde Ayþe isminde birinden bahsetmektedir.
Lakin Ayþe’ye dair ne bir detay ne bir silüet nede benzeri hiç bir þey hatýrlamamaktadýr.
Ve günlüklerdeki Ayþe’yi aramaya koyulur.
Ayþe’yi öncelikle Annesine ve yakýn arkadaþlarýna açtýðýnda sorularý cevapsýz kalýp, Konu Ayþe olunca her yeni soruda geçiþtirildiðini hissediyor.
"Seninle tatile gidelim, birþeyler yapalým, býrak geçmiþi kurcalayýp zihnini yormayý kafaný daðýtman lazým Ali" diyorlar..

Ama Ali farkediyor ki herkes sözleþmiþcesine Ayþe hakkýnda en ufak bir kelime etmiyor.
Ama Ali içinde susmayan o sese can kulaðý ile kapýlýp, Yüreðinde hissettiði o gürültüye asýlýp yazdýðý günlüklerde ip uçlarý aramaya baþlýyor...

Ali; Geçmiþin - Bugünün - Geleceðin parçalarýný tüm kararlýlýðý ile birleþtirirken, Bir yandan da yeni günlüðüne günler ekliyor..

Bu gün hiç beklemediðim bir þey oldu. Metroda giderken sanki daha öncede yüzünü gördüðüm ve karþýlaþtýðým biri ile karþýlaþtým. Öyle ezberimde fakat ayný zamanda ücralarca uzaðýmda olan bir manzaraydýki o çehre..
"Bir çözebilsem, Bir Ah bir yakalasam elimden kayýp giden o geçmiþimin sökük ucunu".. Kendisine hissettirmeden, onu huzursuz etmeden metronun camýný ayna gibi kullanarak ve bütün kalabalýða saðýr olarak dünyanýn en güzel yüzünü izlemeye baþladým. Ýçimden "Ne kadar güzel bir kýz" diye geçirdim..

Sevgili günlük yine aynýsý oldu. Hani sana kalemi binbir telaþla konuþturup anlattýðým metrodaki kýz vardý ya, Onu yine yine gördüm. Hemde bu sefer çalýþtýðým plazadan çýkarken gördüm. Hemen hiç vakit kaybetmeden plaza güvenliðine sordum. Adýnýn Ayþe olduðunu benim çalýþtýðým plazada üç kat aþaðýdaki þirkete arada bir geldiðini öðrendim. Keþke bu gün iþi býrakmamýþ olsaydým.. Belkide tekrar plazaya geldiðinde bu kez onu gizlice hayranca izlemek yerine tüm cesaretimi toplayýp belkide yere çalýp karþýsýna çýkar ve
"Ne kadar güzel bir yüzünüz var" derdim..

Ýþten ayrýlalý beþ gün olmuþtu. Ben semtimize dogru giden dolmuþta yolculuk ederken yeni baþlangýçlarýmý, hedeflerimi düþünüyordum. Ýþten ayrýldýðým için hiç mi hiç üzülmüyordum ama Ayþe.. Ayþe’yi tekrar nasýl nerede görebilirim diye içim içimi yiyordu ve bir yol düþünürken þakamýydý, tesadüfmü yoksa tevafukmuydu bilemiyor, o anýn her bir salisesine içimdeki coþku ile gülümsüyorken Ayþe’de o dolmuþa bindi.. ve biz yine göz göze geldik.

Zaman durdu
Þehir sustu
Kanýmýn damarlarýmdan koþar adým gezindiðini duyuyordum.
Aman Allahým kalbim duracaktý sanki bu üçüncü þansým ve bu fýrsatý iyi deðerlendirmeliyim diyerek düþünürken, Ayþe "Müsait bir yerde inebilirimiyim?" dedi ve bende hiç düþünmeden onunla birlikte indim.
Burasý neresi ben ne yapýyorum en ufacýk bir fikrim bile yoktu. Tüm bu tedirginliðim ve onun gözlerinin en derininde kendimi görme isteðim ile ayný istikamette yürürken biraz daha.. biraz daha yaklaþýp
"Ayþe haným.. Bakarmýsýnýz" diye seslendim..
Kirpikleriyle tatlý tatlý esen ýlýk rüzgarý iterek baþýný çevirip gözlerini gözlerime mühürlediði an.. Tarifine kitaplar yazabileceðim yüreðimin aðzýmda attýðý o kýsacýk an..
"Þey size bir sey söylemek istiyorum. Ne olur cesaretimi baðýþlayýn, Bunu yaparak belkide aklýnýzda hiç istemediðim bir þekil bile alabilirim ama razýyým.
Yüzünüz çok güzel dedim ve gözlerinin içine baka kaldým. Göz bebeklerinde eriyip tükeniyordum.. O sessiz geçen bir kaç saniye ve döktüðüm ecel terlerini anlatmanýn ne tarifi ne de imkaný var.

Sonrasýnda Ayþe çok tatlý ve naif bir gülümsemeyle "Merhaba" dedi ve tanýþtýk biraz sohbet ettik meðerse oda diðer karþýlaþmalarýmýzda beni fark ettiðini ve "Keþke gelip konuþsa" dediðini söyledi. O anda dünyanýn en mutlu insaný bendim belkide. Numaralarýmýzý aldýk ve ayrýldýk.
Aylarca görüþtük defalarca buluþtuk ve bir keresinde espirili bir hediyeleþme yaþadýk. Ben ona gelinlikli bir bebek ve yanýnda damadýný hediye etmiþtim. O da bana çocukken en çok istediðim KIRMIZI OYUNCAK ARABAYI..
Aslýnda bu espirili hediyeþme ile ben niyetimin evlilik olduðunu ve onunla evlenmek istediðimi ona belirtmiþ oldum....
Alinin tuttuðu günlükler arasýnda o yýlbaþý gecesinden sonra baþlayan 2017 senesinin günlüðü yoktu Ali hiç bir yerde bu günlüðü bulamýyordu.
Olayýn en trajik yeri ise ali Ayþe hakkýnda hiç bir sey hatýrlamýyordu, günlüklerde okuduðu notlar içinde bir korkutan ürperten bir merak uyandýrýyordu..
"Acaba ben aklýmýmý oynatýyorum Ayþe diye biri hiç olmadý da ben sadece hayal ettiðim bir aþký mý yazdým..?" diye içi içini yiyordu...
Ayþe"yi annesine soruyordu durmadan ve yine cevap alamýyordu. Arkadaþarýna soruyor yine ellerinde aklýný fikrini esir alan soru iþaretleriyle kala kalýyordu. Cevap alamadýkça kendisinden daha da çok þüphelenmeye baþlayan Ali konuyu ziyaretine gelen ve son yýllarda tanýþtýðý ve çok iyi dost olduðu Can yoldaþý VEDAT’a anlatýyordu.
Vedat Ali’den günlükleri istiyor ve herþeyi detaylýca okuyup ip uçlarý arýyordu. Bir gün Ali’den Ayþe’nin ona hediye ettiði KIRMIZI ARABAYI istiyor. Ve izini bulduðu Ayþe’nin evine doðru yola koyuluyor.
Vedat adrese geliyor ve zile basarak Ayþe hanýmla önemli bir konu hakkýnda görüþmesi gerektiðini söylüyor. Ayþe ile karþýlaþýr karþýlaþmaz hiç bir þey söylemeden Ayþe’ye KIRMIZI ARABAYI uzatýyor. Arabayý görür görmez eline alýp Ali’mmmm diye aðlayarak arabaya sarýlan Ayþe; sadece þunu sorabildi . "ALÝ BENÝ HATIRLADI MI? "
Hikayenin geri kalanýný Ayþe’den dinliyor Vedat.
2017 yýlýna ait günlük Ayþe’de imiþ ve sadece Ayþe ile ilgili hatýralar yazýyormuþ.
2017 yýlýnýn 2. günü niþanlandýklarýný ve bir yýl boyunca borç harç evlilik hazýrlýðýnda olduklarýný,
Aylar öncesinden evlerini tutup istedikleri gibi eþyalarýný bir bir özenle seçip aldýklarýný anlattý Ayþe..
Her þey düðünlerine bir kaç gün kala o kan dondurucu acý kaza gününe kadar emek, aþk, heyecan doluyken..
Evlerindeki elektirik tesisatýnda bir problem varmýþ ev sahibi bunu siz yaptýrcaksýnýz diyince Ali’de "Masraf etmeyelim düðün yaklaþtý çok borcumuz var ama elektriksiz evde de oturamayýz, Ben iþten bir gün izin alýp bu elektirik arýzasýný kendim yapayým" diyor. Ve ertesi gün Ayþe iþe gidiyor Ali de evlerine gidiyor.
O gün hiç konuþmuyorlar. Ayþe iþ yerinde çok yoðun bir gün geçiriyor Ali’de elektirikle uðraþýyor. Derken Ayþe’nin cep telefonu çalýyor ve sitenin güvenliði arýyor...
"Ayþe haným hemen gelmelisiniz..!" diyor güvenlik. Telefonda ambulans ve itfaiye seslerini duyan Ayþe iþ yerinden kimseye bir þey demeden göz yaþlarý ile fýrlýyor. Bir yandan dualar edip bir yandan göz yaþlarý dökerek evlerinin önüne nasýl ve ne ara geldiðinin farkýnda bile deðil..
Vardýðýnda büyük bir aþk ile ve emekle kurduklarý evin yandýðýný ve Ali’nin ambulansa konduðunu gören Ayþe üzüntüsünden oracýkta yýðýlýp kalýyor. Kendine geldiðinde ise hemen ambulanstaki Ali’sine koþuyor. Fakat Ali Ayþe’ye sanki hiç tanýmadýðý bir yabancý gibi bakmakta...

Uzun süren tedaviler ve geçen kocaman bir yýla raðmen her þeyi hatýrlayan Ali Ayþesini bir türlü hatýrlamamakta.
En son Ali’nin annesi çok sevdiði gelini Ayþe’ye "Kýzým senin yaþýn daha çok genç ve Ali’min düzeleceði yok görüyorsun.. Kendine yeni bir hayat kur daha fazla bekleyip üzülüp kendini kahretme" diyor tüm üzüntüsüyle..
Bu telkinlerden sonra Ayþe gidiyor. Ancak yýllarca tam koskaca ALTI YIL Ali’yi uzaktan izliyor ara ara karþýsýna çýkýyor. Yolda, Sokakta, Metroda, Minibüste..
Belki bir umut hatýrlar diye ama nafile..
Ayþe’de kalan boynuna kolye yapýp astýðý ve hiç çýkarmadýðý niþan yüzükleri ve Ali’nin yaþayýp hatýrlamadýðý büyük aþký yazan günlüðü..
Vedat duyduklarý karsýsýnda beyninden vurulmuþa dönüyor. Bir birini böyle büyük bir aþkla seven iki aþýk buluþmalý diyor.
Ayþe ise Ali onu hatýrlamadan yüz yüze gelmek istemiyor. Artýk ruhunun kalbinin büyük aþký tarafýndan hatýrlanmamayý kaldýramayacaðýný düþünüyor.
Ancak Vedat duruma çok üzülmekte ve belki bir karþýlaþmanýn her þeyi deðiþtireceðini düþünerek Ali yi bir çay bahçesine çaðýrýyor. Ayþe’yý bulduðunu ve hemen gelmesi gerektiðini söylüyor..
Ali büyük bir heyacanla çoktan çay bahçesinin yolunu tutmuþtur. Vedat ve Ayþe çay bahçesine geldiklerinde, Ali sanki hayatýnda ilk defa gördüðü bir kadýný görmüþcesine anlamsýz ve yabancý bir ifade ile Ayþe ye bakarak titreyen bir sesle "Hoþ geldiniz, Siz Ayþe’misiniz?" diyebilmiþtir..
O soðuk ve yabancý bakýþlarý gören Ayþe Vedat’a döner ve "Ben cevabýmý aldým" der ve son kez o büyük aþký Alisine bakar ve hýçkýrýklar içinde arkasýný döner ve aðlayarak oradan uzaklaþmaya çalýþýr.. Ancak bir kaç adým atabilir ve olduðu yerde bayýlarak DÜÞÜP kalýr.....
Yaþanan kocaman bir aþk ve trajik bir olay ile araya giren yýllar, Ali daha sonra Ayþesini hatýrladýmý yoksa günlüklerdeki bir aný olarak mý kaldý bilinmiyor. Belki bu yazým bir þekilde Ali ve Ayþe ye ulaþýr umarým bu hikaye mutlu sonla bitmiþtir....

SÝNAN ÝNCEL
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.